Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Parçalı bulutlu
12°
Ara

Damga Gazetesi Kurtuluş Savaşı'nın bir dönemine ışık tutuyor

YAYINLAMA:
Damga Gazetesi Kurtuluş Savaşı'nın bir dönemine ışık tutuyor

Tarih kitaplarımızda “Rus yardımı” olarak okutulan o yardımın gerçek hikayesi… Aslında Türk kardeşlerimizden gelen, ancak Bolşeviklerin eliyle “Rus yardımı”na dönüştürülen o destekte, 100 yıllık bir sır perdesi aralanıyor. Buhara’dan Anadolu’ya uzanan bu görünmez kardeşlik köprüsü, ilk kez tanıklıklarla gün yüzüne çıkıyor.

Son Buhara Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Osman Kocaoğlu'nun oğlu, Prof. Dr Timur Kocaoğlu’nun hatıralarıyla derlenen yazı dizisi, Türkistan’ın kalbinden Kurtuluş Savaşı'nın bir dönemine ışık tutyor. Kurtuluş Savaşı için gönderlen yardımlar, Atatürk ve İsmet İnönü'ye gönderilen Emir Timur'a ait kılıçlar ve Kuran-ı Kerim.

Her bölümde yeni bir perde açılıyor: Bir zamanlar unutturulan Türkistan Cumhuriyeti’nin Kurtuluş Savaşı için yaptığı altın yardımları, Anadolu’daki direnişe uzanan mektuplar, ve iki kardeş coğrafyanın kalbinde yankılanan özgürlük hayali…

Bu yazı dizisi, Türk dünyasının tarih sahnesindeki en sessiz ama en güçlü dayanışma hikayesini anlatıyor. Unutulan bir vefayı, bir kez daha hatırlatıyor.

Yazı dizimizin 1. Bölüm'de tarih kitaplarımızda 'Rus yardımı' diye okutulan o meşhur desteğin, aslında Buhara Türk Cumhuriyeti'nden geliş hikayesi birinci ağızdan anlatılıyor. 2. Bölümü'nde Emir Timur'dan Anadolu'ya gönderilen, yakutlarla süslü üç kılıç, Kurtuluş Savaşı'nın manevi simgesi oldu ve İzmir'e ilk giren subaya biri takıldı! Bu Kılıçlardan biri Atatürk'e verildi. Atatürk'ün simge fotoğraflarında yerlan kılıç da Emir Timur'un kılıçıydı.

3. Bölüm'de Kurtuluş Savaşı henüz başlamadan Türkistan'dan yükselen "Uzaktaki Kardeşime" çığlığı, zaferlerden sonra yazılan "Tufan" şiiri. Kurtuluş savaşı aslında Türk dünyası tarfından anlık olarak takip ediliyor ve Türk aydınları binlerce kilometre uzaklıtan şiirlerle destanlarla destek veriyordu.

4. Bölümde ise Türkiye'ye, Atatürk'e Kurtuluş Savaşı'ında en büyük desteği verilmesine öncülük eden Buhara Cumhurbaşkanı Osman Hocaoğlu'nun Bolşevik Sovyetler'den Türkiye'ye sığındığı hayat hikayesine yer veriliyor. Sovyetlerin baskısı ile sığındığı Türkiye'den göç ettirilen bir dönem sonra ise tekrar vatandaşlık verilip ülkeye davet edilen Osman Kocaoğlu'nun tabutuna sarılı Türk bayrağıyla son yolculuğu anlatılıyor.

Son Bölüm'de ise 2027'de Buhara'da açılacak Cedit Müzesi', yapay zeka canlandırmasıyla Osman Hoca yeniden ders verecek ve Atatürk'ün büstü yer alacak!

 

TARİHİN TOZLU RAFLARINDAKİ GERÇEK:

"Kurtuluş Savaşı'ndaki 'Rus yardımı' aslında bizimdi!"

Buhara Cumhuriyeti'nin 100 milyon altın rublesinin Türkiye'ye trajik yolculuğu - Bolşevikler yüzde 80'ine el koydu

"Tarih kitaplarımızda 'Rus yardımı' olarak okutulan o yardımın gerçek hikayesi... Aslında Türk kardeşlerimizden gelen, ama Bolşeviklerin aracılığıyla 'Rus yardımı' diye bilinen o destek, ilk kez bu kadar detaylı anlatılıyor. İşte 100 yıllık sır perdesi aralanıyor..."

Buhara Cumhuriyeti'nin Türkiye’ye gönderdiği 100 milyon altın rublelik yardımın trajik serüveni, yıllar boyunca tarih kitaplarında “Rusya’nın Türkiye’ye yardımı” olarak yer aldı. Ancak gerçeğin çok daha farklı olduğu, Buhara Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Osman Kocaoğlu’nun oğlu Prof. Dr. Timur Kocaoğlu’nun açıklamalarıyla gün yüzüne çıktı. Prof. Kocaoğlu, Bolşeviklerin bu yardımın yüzde 80’ine el koyduğunu, sadece küçük bir bölümünün Türkiye’ye ulaşabildiğini dile getirerek 100 yıllık bir sır perdesini araladı.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş destanında en çok konuşulan, ama en az bilinen gerçeklerden biri, nihayet gün yüzüne çıkıyor. Kurtuluş Savaşı'nın en kritik döneminde gelen ve tarih kitaplarında "Rus yardımı" diye geçen o meşhur yardımın, aslında Buhara Türk Cumhuriyeti'nden geldiği ortaya çıktı.

Konuya ilişkin çarpıcı açıklamaları, dönemin Buhara Cumhurbaşkanı Osman Hocaoğlu’nun oğlu Prof. Dr. Timur Kocaoğlu paylaştı.

MOSKOVA'DAKİ KRİTİK GÖRÜŞME

Dönemin Buhara Cumhurbaşkanı Osman Hocaoğlu'nun oğlu Prof. Dr. Timur Kocaoğlu, tarihi gerçekleri anlattı:

"1921 yılında Atatürk, Dışişleri Bakanı Tengirşenk başkanlığında bir heyeti Moskova'ya gönderdi. Amaç, hem para hem de silah yardımı almaktı. Heyet Lenin'le görüştü. Lenin'in cevabı netti: 'Biz iç savaştayız, paramız yok. Ama Buhara Cumhuriyeti verebilir.'"

OSMAN HOCAOĞLU DEVREDE

O sırada Moskova'da bulunan Buhara Cumhuriyeti Maliye Nazırı Osman Hocaoğlu, Türk heyetiyle temasa geçti. Timur Kocaoğlu şöyle dedi:

"Babam, Türk heyetine 'Bu parayı Buhara verebilir' dedi. Yapılan görüşmeler sonucunda 100 milyon altın rublelik bir yardım kararlaştırıldı. Bu, o dönem için muazzam bir miktardı."

ALTINLARIN DRAMATİK YOLCULUĞU

Kararlaştırılan yardım, Çarlık döneminde inşa edilen demiryolu üzerinden vagonlarla Moskova'ya gönderildi. Ancak burada tarihin en acı olaylarından biri yaşandı. Timur Kocaoğlu:

"Bolşevikler, 'yol parası ve masraf' bahanesiyle bu altınların yüzde 80'ine el koydu. Yani 80 milyon altın rubleyi kendilerine aldılar. Sadece 20 milyon altın ruble bıraktılar. Bunun da 10 milyonu altın olarak, 10 milyonu ise silah ve cephane olarak Anadolu'ya ulaştı."

İşte o çarpıcı açıklamalar:

TÜRKİYE TARİHİNDEKİ "EKSİK BİLGİ"

Türkiye tarihi kitaplarında okutulan Rusya'nın verdiği yardımlar aslında Türkistan'dan gelen Türk kardeşlerimizin yardımı değil mi?

Timur Kocaoğlu – Evet. Babam bu konuda hayattayken birçok dergide sohbetleri yayınlanmıştı. O sohbetlere dayanarak şöyle özetleyebiliriz: Atatürk tarafından Dışişleri Bakanı Tengirşenk (Yusuf Kemal Tengirşenk) başkanlığında bir heyet gönderiliyor Sovyetler Birliği'ne. Onlar Lenin'le görüşüyorlar ve Türkiye'nin o zaman tabii İngiltere, Fransa – bunlar Bolşevik Rusya'nın da düşmanları – olduğu için Atatürk diyor ki: "Biz ortak düşmanlara karşı mücadele veriyoruz. Kurtuluş mücadelesi veriyoruz. Bizim hem nakdi paraya hem de silaha ihtiyacımız var."

BUHARA’NIN DEVREYE GİRİŞİ

Osman Hoca Buhara Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı, Başbakan da Feyzullah Hoca. Bunlar Moskova'dalar ve bu görüşmelerden haberleri oluyor. Lenin Türk heyetine şöyle diyor: Çünkü Rusya da o sırada bir iç savaş geçiriyor. Çar taraftarlarıyla – onlara Beyaz Ruslar deniyor – Bolşevik Kızıl Ruslar arasında 1919'da başlayan ve 1926'ya kadar süren uzun bir iç savaş var. Bu iç savaş sırasında tabii Moskova'nın da hazinesi tamtakır ve onların da paraya ihtiyacı var. Lenin diyor ki: "Biz bu parayı veremeyiz. Ancak Buhara’da 1920’de kurulan Buhara Cumhuriyeti belki bunu verebilir. Onun Cumhurbaşkanıyla, Başbakanı şu anda Moskova’dalar."

100 MİLYON RUBLELİK ANLAŞMA

O sırada Türk heyeti ile Buhara Cumhuriyeti arasında da görüşmeler oluyor ve orada babam bu parayı Buhara'nın verebileceğini söylüyor. Yapılan anlaşmaya göre o zaman altın ruble hesabıyla 100 milyon altın ruble karşılığında bir para yardımı Buhara tarafından yapılıyor.

ALTINLARIN MOSKOVA YOLCULUĞU

Çar zamanında Buhara'nın yanındaki Kagan şehriyle Moskova arasında tren yolu döşenmiş ve buradan vagonlara yüklenen altınlar Moskova'ya gönderiliyor. Moskova’da bu paranın %80’ini "yol parası" bahanesiyle – çünkü kendilerinin de paraya ihtiyacı var – el koyuyorlar. %20’si kalıyor; bunun %10’u altın ruble olarak Türkiye’ye, %10’u da silah ve cephane yardımı olarak geliyor. Demek ki Buhara yardımının aslında büyük bir kısmı Bolşeviklerin elinde kalıyor, az bir kısmı Anadolu’ya geliyor. Ama o zaman bile bu para Kurtuluş Savaşı sırasında büyük bir rol oynuyor.

RUS YARDIMI YANILGISI

Türkiye tarihi kitaplarında okutulan Rusya'nın verdiği yardımlar aslında Türkistan'dan gelen Türk kardeşlerimizin yardımı o zaman değil mi?

– Timur Kocaoğlu: Evet. Aracılık eden Bolşevik Rusya oluyor ve bu yardım da onlara mal edilmiş oluyor. Fakat o sırada Lenin ve Stalin’in durumu çok ağırdı. Çünkü büyük bir iç savaş devam ediyordu. Çar taraftarları da çok güçlüydü. Onların da paraya ihtiyacı vardı. Bir nevi bu Buhara altınları hem Rusya devletine bir yardım oldu. Demek ki aslında bu "Rus yardımı" olarak bilinen, ama son zamanlarda düzeltilen şey buydu.

ANKARA HÜKÜMETİ DE TANIDI

Türkiye Cumhuriyeti'nin sizinle bu konuda bir teması, bilgi istemesi, arşivden bir araştırması hiç oldu mu?

– Efendim, Buhara Cumhuriyeti 1920’de kurulan, yani Türkiye’de Cumhuriyet kurulmadan önce var olan bir devlettir. Buhara Cumhuriyeti kurulduğu zaman beş devlet tanıyor bunu. Birisi Sovyet Rusya – daha Sovyetler Birliği yok ortada, Sovyet Rusya var – tanıyor. Afganistan tanıyor. İran tanıyor. İngiltere tanıyor. Bir de Ankara hükümeti. O zaman Kurtuluş Savaşı devam ediyor ama Ankara hükümeti var.

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *