Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Açık
25°
Ara
Damga Genel Eleştirileri göğüslüyoruz!

Eleştirileri göğüslüyoruz!

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP'nin Meclis'te kurulan Milli Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'na katılmasıyla ilgili, "Bu işin kolayı Cumhuriyet Halk Partisi ‘Ben bu yerde yokum’ deyip, en yüksek tondan itiraz etse en büyük alkışı alır şimdi. Ama eleştiri alıyoruz, eleştiriyi göğüslüyoruz. Neden? Yarın, öbür gün daha fazla şehidimiz olmasın, kan akmasın, ülkenin kaynakları doğru yerlere aktarılsın diye" dedi

Okunma Süresi: 5 dk

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye Harp Malulleri, Gaziler ve Şehit Dul Yetimleri Derneği Genel Başkanı Mustafa Işık, Türkiye Muharip Gaziler Derneği Genel Başkanı Beyazıt Yumuk ile Emniyet Teşkilatı Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Vakfı Genel Başkanı Abdurrahman Yılmaz ve üyeleriyle bir araya geldi. Özel’e CHP Genel Başkan Yardımcıları Murat Bakan ve Yankı Bağcıoğlu da eşlik etti. Özel, Meclis'te kurulan komisyona ilişkin, "Öyle alelade bir konu konuşmuyoruz. Çocuğunu göremeden şehit olan eşini vermiş, o çocuğu babasız büyütmüş bir annenin, babasını kaybetmiş kişilerin, evladını kaybetmiş annelerin, babaların endişesi ortadan kaldırılmadan, son soruya cevap verilmeden bir süreç yürütülmez. Biz, bugünü değil 10 yıl, 20 yıl, 30 yıl sonrasını da düşünerek, bu ülkenin şehit ailelerinin, gazilerinin, ‘Biz boşuna mı canımızı verdik, kolumuzu verdik’ hissinin asla ve asla yaratılacağı bir süreci kabul etmeden; ama bir daha başlamamak üzere terörün bitmesi, silahların ortadan kalkması, çatışmanın bir daha geri gelmemesi, bunun için atılması gereken her türlü adımın atılması, bunun tam bir demokratikleşme zemini içinde yapılması lazım. Cumhuriyet Halk Partisi tam bu nedenle milletten gizli herhangi bir pazarlığın yapılmaması için, kimseden bir şey saklanmaması için, şehit aileleri ve gazilerin üzülmemesi için, meydanı, milleti değil kendi çıkarlarını düşünenlere bırakmamak, bunu bir siyasi pazarlık haline getirmemek için o komisyonda yer alıyor ve bu komisyon, bu çerçevede çalıştığı takdirde de o komisyonda bulunmaya devam edecek" diye konuştu.


 

Mutabakat olmadan af olmaz 

Şehit ve gazi temsilcilerinin olduğu masanın sürecin en önemli masası olduğunu söyleyen Özel, "Çünkü ben konuştum sadece. Ne kanım aktı, ne canım yandı, ne evladım öldü, ne kolum koptu, ben sadece konuştum. Ama bu masa bedel ödedi. O yüzden bu masanın rızasını alarak ilerlemek lazım. Elbette buraya gelinmesi kıymetli ama ‘Merak etmeyin, bize güvenin’ deyip sizin yollanacağınız günde değiliz. Sizin masada oturacağınız ve dinleneceğiniz gündeyiz. Elbette hepimizin zorlanacağı, hepimizin fedakarlık yapacağı süreçler olacak. Bu işin kolayı Cumhuriyet Halk Partisi ‘Ben bu yerde yokum’ deyip, en yüksek tondan itiraz etse en büyük alkışı alır şimdi. Ama eleştiri alıyoruz, eleştiriyi göğüslüyoruz. Neden? Yarın, öbür gün daha fazla şehidimiz olmasın, kan akmasın, ülkenin kaynakları doğru yerlere aktarılsın diye. Bütün endişelere saygı duyuyorum. Bütün endişelere karşı biz de müteyakkızız. Fevkalade derecede dikkatliyiz bütün kaygılar noktasında. Elimizden geldiğince samimi, dürüst ve tertemiz bir süreç yürütmek istiyoruz. Bunun dışında bir şey olursa, itirazı en üst noktadan dile getirmek de boynumuzun borcudur" dedi.

Özel, dernek üyelerinin sorularını da cevapladı. Özel, genel af tartışmalarıyla ilgili soruya, "Genel af, Türkiye’nin konuştuğu, konuşacağı bir şey değil, doğru da değil. Çünkü af dediğiniz durumda bir affedilenler var, bir de affedilen kişinin işlediği suçtan zarar gören var. Toplumsal mutabakat olmadan, hiçbir yerde af olmaz. Ama bu komisyon birtakım düzenlemeler yapacak, neler yapacak göreceğiz" dedi.


Devlet Bey'in çağrısı kıymetlidir 

Özel, çıkışta da basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin belediyelere yönelik davalarla ilgili açıklamasına ilişkin, “Sayın Bahçeli’nin ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin Genel Başkan Yardımcılarının belli bir süredir sağduyuya davet eden ve gerçekten olması gerekeni hatırlatan açıklamaları vardı. Bu konuda dünkü açıklamayı da son derece kıymetli buluyoruz. Biz ne yargılanmaktan kaçıyoruz ne soruşturulmaktan kaçıyoruz ne müfettişten kaçıyoruz. Ama biz şundan yıldık. Sayın Bahçeli’nin, ‘Bir an önce bu yargının kendi içindeki çatışmalı süreçleri sona ermelidir’ dediği mesele dün akşam yaşananlarla nasıl doğrulandı? Sayın Bahçeli öğle saatlerinde söyledi. Akşam saatlerinde bir avukat bilmediğim bir konuda bir şeyle suçlanıyor. AK Parti’nin bir kanadı avukatın serbest bırakılmasına, öbür kanadı da avukatın bu suçlarının kabul edilmesine yönelik Akın Gürlek’e baskı yapıyorlarmış, kendileri itiraf ediyorlar. ‘Akın Gürlek bu baskıyı İBB soruşturmasında görmedi’ diyorlar. AK Parti’nin iç hesaplaşmasında. Bir grup, ‘Avukatın telefonu açılmadan bırakılmasın’ diyor, öbürü, ‘Aman o telefon açılmasın’ diyor. Bunu da benden duymuyorsunuz, Devlet Bey’den duymuyorsunuz, AK Parti’lilerden duyuyorsunuz. Her pazar 'ne diyecek' diye paylaşımı beklenen birisinden duyuyorsunuz. Ya da AK Parti’nin söylediği her sözü birçok kanalda son dakika olan, önceki dönem milletvekillerinden, yöneticilerinden duyuyorsunuz. Gerçekten hani Tayyip Bey zamanında söyledi ama ‘At izi it izine karıştı’ dedi. Şimdi ne atın izi belli ne itin izi belli. Hepsi birbirinin içinde. Felaket bir durumdayız. Devlet Bey’in çağrısı kıymetlidir” diye konuştu.


Bu komisyon milletin komisyonu 

Özel, sürece ilişkin özel ya da müstakil bir yasa hazırlığı olduğu iddialarıyla ilgili sorulan soru üzerine, "Bize Meclis Başkanının taahhüdü, bu konuda görüştüğümüz herkesin taahhüdü şu; ‘Bu komisyon hiçbir partinin komisyonu değil.’ Bunu anlamayan, anlayamayan bir kişi varsa o da Abdullah Güler. Daha komisyon çalışmaya başlamadan ne dedi? ‘Komisyonun bütün görüşmeleri kapalı olacak’ dedi. Biz de dedik ‘Öyle bir şey yok.’ MİT’in geldiği ve MİT mensuplarının güvenliği gereği, yabancı istihbarat örgütlerine karşı, Türkiye’deki çeşitli örgütlere karşı güvenliği gereği o gün kapalı oldu, bakın bugün açık. Abdullah Güler, sürekli her şeyi AK Parti’nin olarak görür. Bu komisyon AK Parti’nin komisyonu gibi çalışacaksa Abdullah Güler’le birlikte çalışırlar. Bu komisyon milletin ihtiyaç duyduğu bir süreci yöneten bir komisyon olarak çalışacaksa kimse öyle ‘Kafama göre şunu hazırladım, bunu getir dedim’ diye bir şey söylemeyecek. İçeriğine girmeksizin şunu söylüyorum. Bu komisyon Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde milletin komisyonudur. Bu komisyon bir partinin komisyonuna dönüştürülmeye çalışılırsa, çalışan yanlış yapar, ya sonunda geçen seferki gibi mahcup olur, ya da tek başına o komisyonda oturur” dedi. DHA


 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *