
Suriye'de neler oluyor?

2011 yılında Suriye'de iç savaş başlaması üzerine Suriye lideri Beşar Esad, Rusya'dan ve İran'dan destek istemiş. Gelen Askeri desteğe rağmen Beşar Esad, 8 Aralık'ta ülkeyi terk edip Rusya'ya sığındı. 8 Aralık 2024'te, Ahmed eş-Şara'nın başına bulunduğu HTŞ ve bağlı örgütler Başkent Şam'ın ele geçirilmesi ve Esad'ın ülkeyi terk etmesi sonucunda Muhalifler Suriye geçiş hükümetini kurdu. Ahmed eş-Şara, 29 Ocak 2025'ten bu yana Suriye Cumhurbaşkanı olarak görev yapmaktadır.
ABD ve Batılı ülkeler kendini Suriye Cumhurbaşkanı olarak seçtiren Ahmed eş-Şara'ya verdikleri destek ile Suriye'nin tüm bileşenleri bir araya getirip ülkenin birliğini sağlamasını umuyorlardı. Suriye'deki Şam yönetimi, 6 Mart'ta Alevilerin çoğunlukta yaşadığı Lazkiye ve Tartus bölgelerinde başlatıkları askeri operasyon ile yüzlerce Alevi öldürüldü. Daha sonra Şam yönetimi, Dürzilerin yoğun yaşadığı Süveyda'da 11 Temmuz 2025 Cuma günü bir Dürzi şeyhinin İslam peygamberi Hz.Muhammed'e hakaret ettiği ses kaydının yayılması üzerine 11 Temmuz'da bölgeye yapılan operasyonda ve 10 gün süren çatışmalarda yine yüzlerce Dürzi vatandaş öldürüldü.
Suriye üzerinde önemli bir etkisi olan ve Suriye devletini kendisine hehdit olarak gören İsrail hükümeti defalarca parçalanmış bir Suriye görmek istediklerini açıkladılar. İsrail, Suriye'de bulunan askeri noktaları defalarca havadan bombaladı ve bombalamaya devam ediyor. Suriye'den son günlerde gelen haberlere bakılırsa ülke hızla parçalanmaya doğru gidiyor. Arap medyasında yer alan haberlere göre, Suriye yeni Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara'ya karşı ülke genelinde bir güvensizlik bulunuyor.
İsrail'in destek verdiği Süveyda'da yaşayan Dürziler, geçtiğimiz cumartesi gününden bu yana silahlı gruplarını ‘Ulusal Muhafızlar’ adlı bir çatı kuruluş altında birleştirme yolunda ilerliyor. 34 silahlı grup yaptıkları açıklamada, Dürzilerin ruhani liderliğinin kararlarına mutlak bağlılıklarını ilan ederek, onu dağlarda kendilerini temsil etmeye yetkili meşru temsilci olarak kabul ettiklerini duyurdular ve Dürzileri temsil eden resmi askeri kurum olarak Ulusal Muhafızlara tam entegrasyonlarını ilan ettiler.
Suriye’de Alevi toplumunu temsil eden bir grup siyasetçi, “Orta ve Batı Suriye Siyasi Konseyi”nin (PCCWS) kuruluşunu ilan etti. Konsey, “en uygun çözüm federal sistem” çağrısı yaptı. Suriye'de Alevileri temsil eden isimler, Orta ve Batı Suriye Siyasi Konseyi’ni (PCCWS) ilan ettiklerini duyurdu. Yeni kurulan Konseyden yapılan açıklamaya göre, siyasi oluşumun kapsadığı coğrafyayı Lazkiye, Tartus, Humus vilayetleri ile Hama ve Ghab Ovası’nın bazı bölgeleri olarak açıklandı. Bu girişimin, Şam yönetiminin “bölme politikası”na tepki olarak hayata geçirildiği bildirildi. Konsey, Suriye’nin ancak federal sistem sayesinde çatışma döngüsünden çıkabileceğini ve yerel-bölgesel istikrara kavuşabileceğini savundu. Açıklamanın ardından, konseyin amblemini taşıyan bayrak da sosyal medyada paylaşıldı.
Suriye'nin kuzey ve doğu kısmında geniş bir bölgeyi kontrol eden Kürt güçlerin ana omurgasını oluşturduğu SDG, ABD desteği ile mevcut konumunu devam ettiriyor. Türkiye ve ABD baskıları ile SDG'nin Suriye ordusu ile birleşmesi isteniyor. Bu konuda görüşmeler devam ediyor.
Suriye'de 2011 yılında başlayan iç savaştan sonra milyonlarca insan evini bırakıp başka ülkelere göç etmek zorunda kalmıştı. Ayrıca ülke içinde yaklaşık 700 bin kişi hayatını kaybetmiş. Türkiye, komşusu Suriye'nin huzuru, refahı ve ekonomik gelişimi için bir çok girişimde bulunup destek veriyor. Çünkü Suriye halkı artık din ve mezhep çatışmalarında ağır bir bedel ödeyerek yoruldu. Halk bölünme, çatışma ve gerginlik yerine artık huzur istiyor.