Saadet Partisi İstanbul İl Başkanlığı’nın düzenlediği “Yerel Medya Mensupları Buluşması” programında, İstanbul genelinde yazılı, görsel ve dijital mecralarda görev yapan medya temsilcileri bir araya geldi. Program, yemek eşliğinde gerçekleştirildi. Toplantıya; Saadet Partisi Genel Başkanı ve Kayseri Milletvekili Mahmut Arıkan, Tanıtım, Medya ve İletişim Başkanı Mustafa Yılmaz, İstanbul İl Başkanı Tuğrul Yalçınkaya ve çok sayıda basın mensubu katıldı.
Yerel medyanın gücünü gördük
Toplantıda konuşan Genel Başkan Mahmut Arıkan, siyasi geçmişine ve yerel medyanın önemine değindi. Kayseri'deki seçim başarısından örnek veren Arıkan: “46 yıldır Kayseri’de ikinci sıradan milletvekili çıkmıyordu. Yerel medya ile kurduğumuz doğru iletişim sayesinde, yüzde 35 oranında artması gereken oyumuzu yüzde 54’e çıkararak bu başarıyı elde ettik. Yerel medyanın etkisini bu süreçte net biçimde gördük,” dedi.
Saadet her yerde
Programın açılış konuşmasını yapan İstanbul İl Başkanı Tuğrul Yalçınkaya, Saadet Partisi’nin İstanbul'un 39 ilçesinde teşkilatlanmasını, 500’e yakın mahallesinde de örgütlenmesini tamamladığını belirterek: “İstanbul’un en güçlü siyasi kadrolarından biriyiz. Bundan sonra yerel basınla daha yakın ve güçlü bir iş birliği içerisinde olmayı arzu ediyoruz,” dedi.
Yerel medyanın payı büyük
Mahmut Arıkan, yaklaşık 10 aylık genel başkanlık sürecinde 65’ten fazla il ziyareti gerçekleştirdiğini belirterek: “Ben de yerelden gelen bir siyasetçiyim. Siyasette bugün bulunduğum noktada yerel medyanın katkısı büyüktür. Özellikle bizim partideki arkadaşlara tavsiyem: Topluma ulaşmak istiyorsak, yerel medya ile güçlü bir iletişim içinde olmalıyız,” ifadelerini kullandı. Arıkan, yerel basının sorunlarını daha önce TBMM kürsüsünden dile getirdiğini ve bu desteğini sürdürmeye devam edeceğini belirtti. “Meclis’te bir arkadaşınız, kardeşiniz, ağabeyiniz olarak kapım sizlere her zaman açık,” dedi.
Pişmanlığımız yok
Saadet Partisi olarak geçmişte attıkları siyasi adımlardan hiçbir pişmanlık duymadıklarını vurgulayan Arıkan: “1970'lerde CHP ile koalisyon kurduk. O dönemde MHP ve Adalet Partisi ile de iş birliklerimiz oldu. 1990'larda Doğru Yol Partisi ile ittifak yaptık. 2023’te ise 6 siyasi parti ile birlikte Millet İttifakı'nı kurduk. Tüm bunlar dönemin şartlarına göre atılmış adımlardır. Bugün de benzer bir adım atılsa, yine milletin menfaatine göre hareket ederiz,” dedi.
Sistem eleştirisi yaptı
Arıkan, mevcut Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni eleştirerek şöyle konuştu: “Bugünkü 50+1 sistemi; hem büyük partileri hem de tabela partilerini işlevsizleştiren, hiçbir partinin tek başına seçime girmesine olanak tanımayan bir sistemdir. Cumhurbaşkanı da bu sistemin değişmesi gerektiğini ifade etti. Ancak kısa süre sonra MHP lideri Bahçeli, ‘Her şey yolunda’ diyerek tartışmayı kapattı. Gerçek şu ki; bu sistemden hiçbir parti memnun değil.”
Yeni bir yol arayışı var
Türkiye'nin mevcut siyasi yapısının bir çıkmaz içinde olduğunu vurgulayan Arıkan: “Hem iktidar hem de ana muhalefet, toplumsal mutabakat sağlamakta yetersiz kalıyor. Türkiye, bu iki kutba sıkışmışlıktan kurtulmalı. Yeni bir ses, yeni bir nefes gerekiyor. Seçimlere resmi olarak 2,5 yıl olsa da, ben 1,5-2 yıl içinde bir erken seçim bekliyorum. Saadet Partisi olarak bu süreçte yeni bir yolun, yeni bir adresin inşasında rol almak istiyoruz,” şeklinde konuştu.
Meclis'te kürsü hakkı var
Arıkan, TBMM’de Deva ve Gelecek Partisi ile birlikte hareket ettiklerini belirterek:
“Bağımsız milletvekili gibi değil, grup kurarak kürsü hakkını, kanun teklifi verme hakkını kullanıyoruz. Bu birliktelik şu ana kadar sağlıklı şekilde devam ediyor,” dedi.
Filistin meselesi özel
Filistin konusundaki tutumuna da değinen Arıkan: “Gazze bizim en hassas olduğumuz konulardan biri. Kim miting yaparsa, siyasi görüşü ne olursa olsun –ister Ümit Özdağ olsun, ister başka biri– vaktim varsa giderim. Bir tek Ak Parti düzenlerse gitmem. Çünkü miting yapmak muhalefetin işidir. İktidar, icraat makamıdır, miting makamı değil,” dedi. Ancak mecliste Gazze için bir tezkere sunulursa, canla başla destek vereceklerini de belirtti.
ABD bize müşter gibi bakıyor
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyaretini de değerlendiren Arıkan: “Bu ziyaretten hiçbir beklentim yoktu. ABD bizi müşteri olarak görüyor. 225 adet Boeing uçağı aldığımız söyleniyor. Trump, Özbekistan’a da aynı övgü cümlelerini kurdu çünkü mesele ticaret. Ortadoğu’daki krizler, Gazze’deki vahşet gibi konulara dair hiçbir somut adım yok. Ortak bildiride İsrail’in adı bile geçmiyor,” diyerek ziyaretin bir fiyasko olduğunu savundu.
Kutuplaşma büyük problem
Türkiye’nin en büyük sorununun kutuplaşma olduğunu belirten Arıkan: “Aynı camide namaz kılanlar, aynı kıraathaneye gidenler farklı partilerden diye birbirine selam vermez hale geldi. Siyasi partiler artık bir inanç gibi algılanıyor. Saadet Partisi olarak bu kutuplaşmayı kırmak istiyoruz. Tüm partilerle oturup konuşabilmeliyiz. Eskiden açık oturumlarda liderler tartışır, halk kanaat oluştururdu. Şimdi ise hükümet sözcüsü çıkıp her partiye hakaret ediyor. Ben buradan çağrı yapıyorum: Gelin, istediğiniz moderatör eşliğinde oturup medeni şekilde tartışalım.”
Samimi bir toplantı
Program sonunda Mahmut Arıkan, tüm gazetecilerin sorularını yanıtladı ve katılımcıları tek tek uğurlayarak teşekkür etti. Saadet Partisi yetkilileri, yerel medya ile daha sık bir araya gelme temennisini yineleyerek, iş birliği çağrısında bulundu.
