Çöp gibi sorun sinek gibi derdimiz var!

Çatalca’nın gerçek gündemine hoş geldiniz…
Çatalca’nın gündemini hala siyaset sanan varsa, yanılıyor. Yani sonuçta siyaset te var, var ama belli bir kesimde var. AK Parti İlçe Başkanı kim olsun sorusunun cevabının yüzde 90 oranında Mesut Üner olmasının dışında pek te siyaset konuşulmuyor ilçede… Çünkü bu aralar vatandaşın dilinde ne kongre var, ne atama, ne meclis. Şu an herkesin tek derdi: Çöp ve sivrisinek!
Sosyal medyaya şöyle bir göz atın. Mahalle gruplarında, yerel sayfalarda, ilçe profillerinde her gün onlarca paylaşım...
"Ağzına kadar dolmuş çöp konteyneri",
"Taşmış, etrafa saçılmış torbalar",
"Pislik içinde kalan sokaklar",
"İlacın yüzünü görmeyen mahalleler",
"Sivrisinekten gece uykusuz kalan çocuklar"...
Her gün bu ve buna benzer yüzlerce mesaj alıyoruz. Öyle ki, bizim sayfalarımızda gelen tüm şikayetleri yayınlamaya kalksak, inanın her gün onlarca çöp fotoğrafı, sinekle ilgili onlarca video paylaşmamız gerekecek. Buna ne bizim sayfa yeter, ne halkın siniri… Halk açık açık söylüyor: "Temizlik konusunda belediyeye tepkimiz var. Dinleyen yok. Çatalca sadece merkezden ibaret değil.” Bunu biz demiyoruz. Mahalle mahalle, sokak sokak paylaşan, videolu anlatan, yüzünü gizlemeden isyan eden vatandaş söylüyor. Ve bu tepki öyle bir iki kişinin sesi değil. Her kesimden insan aynı şikayette buluşuyor. Gençler, yaşlılar, esnaflar, kadınlar… Herkes aynı cümleyi kuruyor: “Çatalca Çöp ve Sinek içinde kaldı.” Konteyner var ama işlevsiz. Boşaltmalar nedense çok geç yapılıyor. Bazı mahallelerde yeterli sayıda konteyner bile yok. Olanların da dibi delik, ağzı açık, çevresi perişan. Bir de üzerine çöplerin kenara, sağa sola rastgele atılması eklenince manzara tamamlanıyor.
Şehir değil, adeta bir atık sahası gibi duruyor bazı noktalar. Birde konteynerlerin çevresi hiç yıkanmıyor. Bu yönde çok şikayet var. Özellikle yaz aylarında sık sık yıkanmalı ve ilaçlanmalı… Ve bütün bu çöpler, doğal olarak başka bir felaketi daha tetikliyor: Sivrisinek istilası! Yazın ortasındayız. Pencereleri açamıyoruz. Akşamları dışarıda oturmak hayal oldu. Sinek ilacı da fayda etmiyor, spiraller boşa yanıyor. İlaçlama araçlarını gören yok! Zaten olsa da cok geç kalınmış bir önlem olur. Mahalle sakinleri kendi imkanlarıyla sinek savar almaktan, limon yağı sürmekten başka çare bulamıyor.Ama yetmiyor işte. Bir sabah kalkıyorsun, kolun şişmiş, ayağında kabarma... Sinekle birlikte uyanıyorsun, sinekle birlikte yatıyorsun. Çatalca'nın dereleri, boş arazileri, su birikintileri, terk edilmiş bahçeleri… Hepsi sinek üretim merkezi haline gelmiş durumda. Ve işin en kötüsü, herkes bu işin bu noktaya geleceğini aylardır biliyordu. Ama gereken ilaçlama ne zaman yapıldı? Hangi sıklıkla yapıldı? Kaç mahalleye gidildi, kaçına hiç gidilmedi? "İlaçladık" demekle olmuyor. Gören var mı? Etkisini yaşayan var mı? Sokak sokak, cadde cadde gezip sorunları yerinde tespit etmeyen bir hizmet anlayışıyla bu işin içinden çıkılmaz.Çünkü artık mesele basit bir çevre temizliği meselesi değil. Bu halk sağlığıdır. Bu insan hayatıdır. Gerek Büyükşehir, gerek İlçe Belediyesi bu zamanlarda en çok bu konu üzerinde mesai harcamalı… İşin ilginç tarafı, bu kadar şikayet, bu kadar görsel, bu kadar video sosyal medyada dönerken, hala birilerinden "Her şey yolunda" pozları gelirse şaşırmayın. Oysa vatandaş başka bir şey söylüyor:
“Belediye temizlikte yetersiz. Sinek konusunda ilgisiz.” Bizim tek dileğimiz, bu feryatların artık duyulması. Ve acilen önlem alınması. Bugün yapılmayan temizlik, yarın başka sağlık sorunlarını beraberinde getirecek. Bugün önlenmeyen sivrisinekler, yarın başka hastalıkların taşıyıcısı olabilir. İş işten geçmeden, artık harekete geçilmeli. Çatalca’yı seviyoruz.Ama bu haliyle değil! Temiz, düzenli, sinekten arınmış, huzurlu bir Çatalca istiyoruz. Yani aslında çok da bir şey istemiyoruz.
Alt tarafı çöp, alt tarafı sinek yahu!