
Elton John hakkında az bilinenler

Müziğin yaşayan efsanelerinden biri olan Elton John’u sahnede pırıltılı kostümleri, dev gözlükleri ve enerjisiyle tanıyoruz. Ama sahne ışıklarının arkasında, notaların ötesinde çok daha fazla hikaye var. İşte Elton John’un az bilinen ama bir o kadar da etkileyici yönleri:
Asıl adı Elton değil
Elton John olarak tanıdığımız sanatçının gerçek adı Reginald Kenneth Dwight. 1972 yılında sahne adını yasal olarak değiştirerek Elton Hercules John yaptı. “Elton” ismini eski grup arkadaşlarından Elton Dean’den, “John”u ise şarkıcı Long John Baldry’den esinlenerek seçti.
Piyanoyla 4 yaşında tanıştı
Müziğe olan yeteneği daha dört yaşındayken ortaya çıktı. Ailesi onu klasik müzik eğitimi almaya teşvik etti. Royal Academy of Music’te burslu olarak eğitim aldı ve Mozart’ın bir eserini sadece bir kez duyarak piyano çalabildiği rivayet edilir.
Kraliyet nişanı sahibi ama
“Sir” olmadan önce…
1998 yılında İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth tarafından “Sir” unvanı verilen Elton John, bu onuru AIDS ile mücadele konusundaki çalışmaları ve müziğe katkıları nedeniyle aldı. Ancak ilginçtir ki yıllar önce gençken bir dönem kraliyeti sorgulayan şarkılar yazmıştı.
Rekor kıran şarkısı kimin içindi?
1997’de Prenses Diana’nın ölümü üzerine yeniden düzenlediği “Candle in the Wind 1997”, müzik tarihinin en çok satan single’larından biri oldu. Ancak şarkının orijinali, 1973 yılında Marilyn Monroe için yazılmıştı.
Sahne arkasında müthiş
bir kitap kurdu
Elton John’un sahnedeki çılgın enerjisine tezat olarak, özel hayatında tam bir kitap tutkunu olduğu bilinir. Özellikle biyografi ve tarih kitaplarına ilgi duyuyor. Kütüphanesinde binlerce kitap var ve turnelere çıktığında bile yanında kitap taşıyor.
David Bowie ile karmaşık
bir ilişkisi vardı
İki dev müzisyen zaman zaman dostane, zaman zaman mesafeli bir ilişki yaşadı. Bowie, Elton John hakkında “rock’n roll’un Liberace’si” diyerek dalga geçmişti. Yıllar sonra Elton, bu yorumu “acı verici ama biraz da doğru” olarak nitelendirmişti.
Film tutkusu ve Oscar
2019 yapımı Rocketman filmi, Elton John’un hayatını anlatan en dikkat çekici yapımlardan biri oldu. Filmdeki şarkılardan “(I’m Gonna) Love Me Again” ile 2020 yılında En İyi Özgün Şarkı Oscar’ını kazandı. İlginç olan: bu, Elton’un ikinci Oscar’ıydı; ilkini 1995’te “The Lion King” için almıştı.
Ayakkabılar ve gözlükler
takıntı seviyesinde
Elton John’un sadece gözlük koleksiyonunda yaklaşık 20.000 parça olduğu tahmin ediliyor. Ayakkabılar ve sahne kostümleriyle ilgili de benzer bir arşivi var. Hatta 1988’de 20 yıl boyunca biriktirdiği kişisel eşyalarının çoğunu açık artırmayla satarak, elde edilen geliri AIDS vakfına bağışladı.
30 yıldır ayık
Elton John 1990’dan bu yana alkolden tamamen uzak. Bağımlılıkla mücadelesi hem kendi hayatında hem de kurduğu Elton John AIDS Foundation ile başkalarının hayatında çok önemli bir fark yarattı.
Duygusal bir baba
2010 yılında David Furnish ile birlikte evlat edindikleri iki oğluyla sakin bir aile hayatı da sürdürüyor. Onlarla geçirdiği zamanın, bugüne kadar kazandığı hiçbir ödülle kıyaslanamayacağını söylüyor.
Elton John’un hayatı, sadece bir müzik ikonunun ötesinde; mücadele, dönüşüm ve tutkuyla örülü bir yolculuk. Belki de onun hikayesini bu kadar etkileyici yapan, müziği kadar insani kırılganlıklarıyla da ilham vermesi…
Elton John sadece müziğiyle değil; hatalarıyla, dönüşümleriyle, cesaretiyle ve kalbiyle de anlatılması gereken bir hikaye. Her şarkısında kendini yeniden yaratan bu adamın hayatı, sadece bir yıldızın parıltısı değil, aynı zamanda içsel bir yolculuğun ilham veren melodisidir.
Onu sahnede alkışlarken, sahne arkasındaki Elton’u da hatırlamak gerek: kırılgan ama güçlü, gösterişli ama bir o kadar da derin...