Neden hayır diyemiyoruz?

Yaşamımız boyunca istemediğimiz şeylere birçok kez evet demişizdir. Bir arkadaşımızın isteğini kabul etmek, fazladan mesaiye kalmak, ailemizin isteğini sorgusuz kabul etmek… Bu ve benzeri birçok şeye aslında hayır demek istesek de çoğu zaman bunu yapamayız. Bir noktada hayatımızı zorlaştıran, belki de bazen bizi zor duruma sokacak olan bu durumun farkındayız. Fakat farkında olmanın yeterli olmadığını da biliyoruz. Peki neden? Psikolojik açıdan bu davranışı değerlendirdiğimizde köklerin çocukluğa dayandığını söyleyebiliriz. Yetiştirilme tarzımız, kişilik yapımız ve sosyal bağlarımız bu davranışın şekillenmesinde etkili olan unsurlardır.
Hayır diyememenin temelinde genellikle onaylanma ihtiyacı, özgüven eksikliği, suçluluk duygusu ve erken dönemde öğrenilen birçok kalıp yer alır. Kimi insan için ‘’hayır’’ demek, sevilmemek, reddedilmek ve karşısındaki kırmak anlamına gelir. Ki bu durum özsaygısı düşük kişilerde daha sık görülür. Kendi değerimizi başkalarının memnuniyetiyle ölçtüğümüzde, başkalarının beklentilerine karşı çıkmayız. Sonuç olarak da istemediğimiz şeylere ‘’evet’’ diyerek kendi sınırlarımızı yok sayarız.
Çocuklukta beklentisi çok olan ya da aşırı otoriter bir aile ortamında büyüyen kişilerde de ‘’hayır’’ deme becerisi yeterince gelişmez. ‘’iyi çocuk, uslu çocuk’’ baskısı altında büyüyen kişiler, yetişkinlik dönemlerinde de benzer tutumları sürdürür. Çünkü başkalarının istek ve beklentilerine karşı gelmeyi saygısızlık ya da nankörlük olarak görürler.
Son olarak toplumsal rolleri de ele almak gerekir. Çünkü "Hayır" diyememek, sadece bireysel değil, toplumsal düzeyde köklü nedenlere dayanan yaygın bir davranış biçimidir. Toplumun yarattığı kadın modelinde kadınlara dayatılan ‘’fedakar olma, uyumlu olma’’ beklentisi, maalesef ki kadınların sınır koyma ve sınırlarını koruyabilmesini zorlaştırıyor. Elbette ki bu durum zamanla duygusal olarak tükenmişliğe, değersiz hissetmeye ve öfkeye sebep oluyor.
Sonuç olarak, hayır diyememek psikolojik yönden derinliği olan bir konudur. Duygusal yüklerimizi hafifletmek, kendimize olan saygımızı korumak ve ilişkilerimizi daha sağlıklı bir hale getirmek için bu beceriyi geliştirmemiz gerekir. Unutmayın, sınır koymak ve hayır demek birbiriyle eşdeğer konulardır ve psikolojik açıdan sağlıklı bir yaşam sürmenin vazgeçilmez parçalarıdır.