Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Az bulutlu
8°
Ara

Turnalar

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Turnalar

Değerli dostum Sezai Sami ile yine Uğur'un çay ocağında buluştuk. Ana tarafından birçok bilgiye ulaştığını; öngörü sahibi olmalarından tutunda otacı görevi de yaptıklarına kadar anlattı. Özellikle “turna” kuşunun öneminden bahsetti. Elimden geldiğince anlatacağım.

“Turna kuşları yaşadığımız coğrafya da önemli bir sembol.

Türkülerimizde, göçmen bir kuş olduğu için daha çok haber götürüp getiren biri olarak görülmekte. Bunun yanında bazı türkülerde hasret, özlem, dert ortağı, özgürlük sevdalısı, bolluk, bereket, refah ve güzellik sembolü olarak da kullanılmış.

Göçer olan bu simge kuş, Uzakdoğu'dan Anadolu'ya ve Balkanlara kadar sıla ve gurbet ile özdeş olup haber getiren ve taşıyan elçidir. Dişi ve erkek turna kuşlarının birbirine olan sadakati ve vefası, bazı inançlara göre sadakati ve saygıyı yani ikrarı anlatır.

Günümüzde de Anadolu ve Balkanlarda turnanın bolluk ve bereket getirdiğine inanılır. Gelinlerin saçına turna teli takılması da bu sebeptendir. Turna uçarken bir tarlaya konarsa bu o tarlaya bereket geleceğinin müjdesidir.

Turna yükseklerde uçan bir kuştur. Bazı inanca göre insanlar ölünce göğe yükselir. Turna tüyünü takan insanın daha yükseklere ulaşacağına inanılır. Yine turnanın tüyleri Asya kıtasındaki bazı toplumlarda savaş sırasında savaşçılara cesaret versin diye takılırmış.

Uzun bacakları ve boynu ile tanınan, dünyanın neredeyse her yerinde farklı türleri yaşayan bir kuştur Turna. Yerkürenin dört bir yanında kültürün bir parçası haline gelen ve farklı anlamlar kazanan bu türdür. Ayrıca bir rivayete göre rüyasında turna kuşu görmek hayırlara vesile olup, iyi şans ve neşeyi sembolize etmekte.

Turnanın varlığı nedeniyle toplumda iyi ve güzel talihle ilişkilendirilip, zarif uçuşları, doğanın güzelliğini ve yaşam sevincini hatırlatmakta. Bu nedenle toplumda sevilip sayılan değer verilen kişileri temsil ettiğine de inanılır. Eski geleneğe göre “öngörü” ve “otacı” görevi görenin yanında olan Turna kuşuna çok görevler yüklenmiş. Ayrıca ona eziyet çektirene ya da öldürenin başına bir felaket geleceğine de inanılır.

***

Turna kuşları göç döneminde eşleri ile birlikte katar katar dizilerek uçar. Önde gidip yorulan eşiyle arka sıraya kayar. Kuşların kanat çırparak uçarken arkalarında bir çekim gücü yaratır. Topluluk halinde uçan kuşlar yorulanın arka sıraya geçtiği bir düzenek oluşturur. Genellikle eşli uçup birbirlerine destek olurlar. Bu canlılar doğada yaşamın olduğu yerlerde görülür. Bağında bahçesinde bu kuşu gören tarımda ürünleri bol hayvanları çifter doğururken toplumsal yaşamda kötülere kötülük iyilik edene mutluluk ve bereket verir derler.

Yaşamımızda emek harcamadan hiç bir şey elde edilemeyeceğini “haramiler” dâhil herkes bilir. Yine hiçbir şey “şans eseri” değildir. Dünden bugüne yapıla gelen herhangi bir şey iş deneyimi, sabır, üstün beceri, keskin bir gözlem ve derin bir bilgi birikiminin yoğrularak gelmesinde yatmakta. Toplumsal yaşamda hasret, sevgi, güzellik ve iyiliği ile anılan kuş gündelik yaşamımızda başarılı olanlar için “turnayı vurdu” deyimiyle bilgi beceri ve emeğin önemini belirtmekte.

Dün olduğu gibi bugünde “turna” toplumumuz için önemli.

Havaların soğumasıyla birlikte birçok göçmen kuş sıcak bölgelere gitti. Uzunyayla’dan Kızılırmak deltasına, Ege ovasından Trakya ovasına kadar geniş bir bölge konargöçer yerler. Bu yıl nedense “turnalar” geç gitti. Göç yolu üzerindeki bu topraklar bu hava ve sular onların beslenme büyüme ve çoğalma yerleri.

Doğal yaşam alanları her geçen gün birilerinin sanayileşip büyüyeceğiz hırs, kibir ve bencillikleri neticesinde yok olmaya gitmekte. Bu nedenle bu güzelim yerleri havanın soğumasıyla göç edeceksem erkenden gitmeyeyim. Yaşamın güzelliklerini iliklerime kadar yaşamalıyım derken baharın başlangıcında mutluluğu, güzelliği ve bereketi getireceğini anlatmakta. Giderken yoksulun, emekçinin bağına ve bahçesi konarak gitti söylenmekte.

Toplum olarak umutlarını ikircikli, yalancı, çıkar ve menfaatini düşünenlere değil kendilerine kararlılık temelinde birlik ve beraberliğe harcamalarını önerdi,” Sezai Sami.

Turnalar habercidir ama emek harcamadan, deney ve birikimleri öngörü temelinde yoğurmadan başarı sağlanamayacağını bu toplum bilmeli.

“Turnayı gözünden vurmak” kolay değil.


 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *