Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Açık
20°
Ara

Çatalca’da şifreli demokrasi

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Çatalca’da şifreli demokrasi

Çatalca Tarihi’nde bir ilke imza atmak Belediye Başkanı Erhan Güzel’e kısmet oldu. Çatalca Çatalca olalı başkanlık makamına şifre ile girildiğine şahit olmamıştı. Kulağıma bazı duyumlar gelmişti, başkanlık makamına geçilen bölümden şifre ile giriliyor, sadece şifreyi bilenler ve kartı olanlar girebiliyor demişlerdi de inanmamıştım. Gittim ve kendi gözlerimle gördüm, gerçekten kapı kapalı ve giriş şifreliydi.

Nereden nereye dedim!

2009’da göreve geldikten sonra ilk işi “Açık Kapı Projesi” olan merhum Belediye Başkanı Cem Kara’nın yanında yetişen, siyaseti ondan öğrenen öğrencisi Erhan Güzel’e bakın hele… Makam odasının kapısını ardına kadar halka açan, şeffaf yönetim anlayışının simgesi olarak müdürlükleri bile camlı odalar haline getiren yönetim anlayışından şifreli kapılar ardından yöneten bir yönetim anlayışına geçilen Çatalca Belediyesi.

Artık öyle eskisi gibi başkanlık makamına giremiyorsunuz. Başkana bir selam vereyim, hal hatır sorayım diyemiyorsunuz. Görevlinin izni olmadan, randevu almadan görüşmeniz mümkün değil. Ancak Başkan Erhan Güzel’in belirlediği günlerde düzenlenen Halk Günleri var ya işte anca orada görüşebilir, derdinizi anlatabilirsiniz. Yani başkan ne zaman isterse o zaman, eğer o günü kaçırırsanız bir daha ki görüş gününü beklersiniz. Sorsanız “Yöneten Kent Çatalca” vizyonu ile Çatalca’yı yönetiyorlar. Ya bırakın hangi yöneten kentten bahsediyorsunuz. Halka kapılarını kapatmış, şifreli kapılar ardından yönetilen mi, çakarlı araçlara ve korumayla gezerken yönetilen mi?

Kendini kimden koruyorsun Erhan Güzel? Seni Belediye Başkanlığı Koltuğuna oturtan halktan korunmak için mi korumaya ve şifreli kapılara ihtiyaç duydun? Çatalca Büyük Ailen değil mi, insan ailesiyle arasına duvar örer mi? Yoksa başka bir şey mi var? Makamda sinevizyon kurup maç mı izleniyor, yoksa masaj keyfi mi yapılıyor, bornozlarla mı geziliyor?Şifreli kapıyı görünce ister istemez akla türlü senaryolar geliyor. Belli ki makamda gizemli bir hayat var, biz de meraktan “niyet okuyucu” olduk çıktık. Bu kadar korunaklı bir makam odası olunca insanın aklına bin bir türlü şey geliyor. Bu yapılanlara bir mana veremeyince mantıklı bir neden arar oldum. Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur mantığı ile önce kendi konforlu alanını yaratıp sonra Çatalca’ya hizmet etmeyi planlıyor olabilir. Ya da hayalimdi, çok çalıştım çabaladım önce sefasını sürmeliyim, sıra hizmete de gelecek diyebilir. Anladık önemli biri olduğunu o nedenle her an ulaşılabilir olamayacağını göstermeye çalışıyorsun ama bu işler Çatalca’da pek tutmaz. Ne burası büyük bir metropol belediyesi  ne de sen o belediyenin başkanısın. Çatalca daha çok hemşericilik kültürü ve birbirini tanıyan bilen insanların yaşadığı bir ilçe. O nedenle böyle önlemler bu gibi ilçelerde çok hoş karşılanmaz. Küçük bir tavsiye olduğun gibi görünmelisin çünkü göründüğün gibi olamıyorsun. İnsanın kendini değerli bulması çok kıymetli, egoda iyidir fakat şişkin ego pek iyi gelmez.

Sandığın şifresi ağırdır

Daha zamanın varken dönmelisin bu gereksiz lüks takıntından, neden o koltukta bulunduğunu hatırlamanı ve gereğini yapmanı tavsiye ediyorum. Çatalca’ya umut diye seni destekleyen insanların yüzünü yere eğdirmemelisin. Zaman hızlı geçer gün gelir şifreli kapılar açılır, çakarlı araçların ışığı söner. Halk, sandıkta öyle bir şifre girer ki kaç kalp işareti yapsan fayda etmez, artık o kapı sana açılmaz.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *