
Funda Erkoç'la Magazinmatik'te bu hafta

SEVDA KARABABA VE HAYFİ’NİN SÜRPRİZİ!
“Başımın Belası Gönlüm”, “Annem Gibi”, “Döner Gelir” ve “Yaralama Yar” şarkılarıyla bir döneme damgasını vuran Sevda Karababa, uzun bir aradan sonra yeniden müzikseverlerin karşısına çıktı. 2014 yılında colorist artist ve yönetmen Andreas Brückl ile evlenerek yurtdışında yaşamaya başlayan ve bir kız çocuğu sahibi olan Karababa, uzun süredir Hindistan’da hayatını sürdürüyor. Türkiye’den uzak kaldığı yıllarda farklı alanlarda eğitimler alan sanatçı, bu kez eğlence dünyasının en çok konuşulan isimlerinden Hayfi ile bir araya geldi. İkili, “İki Delilik” şarkısında yaptıkları işbirliğiyle müzikseverlere hoş bir sürpriz sundu. Yıllar sonra sahneye değil ama stüdyoya dönen Sevda Karababa’nın bu özel dönüşü, eski dinleyicilerinde nostaljik bir heyecan yaratırken, genç kuşağa da yeniden adını hatırlattı. Sanatçının bu proje sonrası müzik yolculuğunu sürdürüp sürdürmeyeceği ise şimdiden merak konusu.

OYUNCULUĞUN KİTABINI YAZIYOR!
“Oyunculuğun kitabını yazan adam”… Erkan Avcı için söylenen bu söz hiç de abartı değil. Çünkü o, kamera karşısına geçtiğinde yalnızca bir karakteri değil; bambaşka bir ruhu, hikâyeyi ve duyguyu da seyirciye taşıyor. Kızılcık Şerbeti dizisinde de aynı ustalıkla karşımızda. Avcı, rolüne kattığı derinlik ve gerçekçilikle, sadece bir karakteri değil, bir toplum kesiminin yaşantısını da adeta gözler önüne seriyor. Onu izlerken “oynuyor” değil, “yaşıyor” demek çok daha doğru oluyor. Erkan Avcı’nın başarısı, yalnızca yeteneğinde değil; her rolü kendi iç dünyasında yoğurup yeniden var etmesinde saklı. Çevir çevir oku, her defasında başka bir lezzet çıkar derler ya… İşte Avcı’nın oyunculuğu tam da böyle bir tat bırakıyor izleyicide. Kızılcık Şerbeti’nde sergilediği performans, onun kariyer yolculuğunda yeni bir zirve daha ekliyor. Seyirci içinse tek bir gerçek var: Erkan Avcı ekrandaysa, gözler başka kimseyi görmüyor.

İKİNCİ SEZONA REKORLA BAŞLADI!
Televizyon dünyasında yeni sezonun en çok merak edilen yapımlarından biri şüphesiz Kanal D’nin fenomen dizisi Uzak Şehir’di. Bekleyiş sona erdi ve dizi, ikinci sezonuna öyle bir dönüş yaptı ki, reyting tablosu adeta sallandı. 15 Eylül’ün sonuçları dudak uçuklattı: Total: 13,91, AB: 10,45, ABC1: 13,93 Bu rakamlarla Uzak Şehir sadece zirveye oturmakla kalmadı, 10+ reyting barajını aşarak televizyon tarihine adını altın harflerle yazdırdı. Yeni bölümde Cihan ve Alya’nın romantizmi, sosyal medyada günün en çok konuşulan konusu oldu. “Bir aşk ancak bu kadar güzel anlatılır” yorumları ardı ardına gelirken, dizinin tutkulu sahneleri milyonlarca paylaşım aldı. Ama asıl bomba, Boran’ın mezarında patladı. Birden ortaya çıkan gizemli kadının “Burada yatan benim kocam” sözleri, hem ekran başındakileri hem de sosyal medyayı kilitledi. Herkes aynı soruyu sordu: “Bu kadın kim?” Hem aşkın en naif hâlini hem de sırların en karanlık yüzünü seyirciyle buluşturan Uzak Şehir, belli ki ikinci sezonda da reyting yarışını kimseye bırakmayacak.

MASKÜLEN MERVE!
Başarılı oyuncu Merve Dizdar, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir etkinlikte tarzıyla adından söz ettirdi. Kırmızı halıda sıkça feminen detaylarla görmeye alıştığımız Dizdar, bu kez maskülen stili ile dikkatleri üzerine çekti. Koyu tonların öne çıktığı sade ama güçlü kombinini büyük bir özgüvenle taşıyan oyuncu, davetlilerden tam not aldı. Sosyal medyada da çok konuşulan bu seçim, “stil ikonu” yorumlarını beraberinde getirdi. Merve Dizdar, gece boyunca sık sık objektiflere poz verdi. Kıyafetiyle ilgili sorulara ise şu sözlerle yanıt verdi: “Rahatlık, şıklık, mutluluk. Bir kıyafette aradığım özellikler tam olarak bunlar.”

RÜYA GİBİ DÜĞÜN!
Haberci Şule Zeybek’in ilk evliliğinden olan oğlu Batuhan Kafar, Haziran ayında nişanlandığı Seren Avcılar ile geçtiğimiz hafta Sait Halim Paşa Yalısı’nda görkemli bir düğünle evlendi. Ünlü siyasetçi Namık Kemal Zeybek’in de torunu olan Batuhan Kafar’ın tarihi yalıda düzenlenen düğününde boğaz manzarasıyla misafirler unutulmaz bir gece yaşadı. Organizasyonun şıklığı ve atmosferi, davetliler tarafından büyük beğeni topladı. Medya, siyaset ve iş dünyasından pek çok tanınmış isim düğünde bir araya geldi. Namık Kemal Zeybek ve Şule Zeybek’in davetlileri arasında önemli konuklar yer aldı. Gece boyunca renkli anlar yaşanırken, basın mensupları da yoğun ilgi gösterdi. Batuhan Kafar ve Seren Avcılar’ın düğünü şık dekorasyon ve özenle seçilmiş konseptiyle dikkat çekti. Gelinlik ve damatlık sade ama zarif tasarımlardan oluştu. Çiftin nikâh töreni alkışlarla gerçekleşirken, düğün sonrası eğlenceli anlar gece boyunca sürdü.

EN GÜZEL DOĞUM GÜNÜ ARMAĞANI!
Ünlü oyuncu Hande Erçel’in doğum günü 24 Kasım, sevenleri, doğum gününde klasik kutlamalar yerine çok daha anlamlı bir adım attı. Hayranlar, oyuncunun yeni yaşını kutlamak için kaybettiğimiz ormanların yeniden yeşermesi adına OGEM-VAK’a bağış yapma kararı aldı. Bu duyarlı hareket sosyal medyada büyük beğeni toplarken, Erçel’in hayranlarının yalnızca sevgi değil, doğaya karşı sorumluluk da hissettikleri bir kez daha ortaya çıkmış oldu. “En güzel doğum günü hediyesi dünyaya olsun” diyen hayranların bu jesti, Erçel’in fan topluluğunu bir kez daha gündeme taşıdı.

25. YILA ÖZEL KONSER!
Türk pop müziğinin güçlü sesi Ziynet Sali, kariyerinde çeyrek asrı geride bırakıyor. 25. sanat yılını özel bir konserle kutlamaya hazırlanan ünlü sanatçı, sevenlerine unutulmaz bir gece yaşatacak. 23 Ekim Perşembe akşamı, Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda sahne alacak Ziynet Sali, geçmişten günümüze en sevilen hitlerini sürprizlerle harmanlayarak seslendirecek. Bayhan Prodüksiyon organizasyonuyla gerçekleşecek konser, müzikseverler için adeta bir nostalji ve coşku şöleni olacak. Geceye damga vuracak en özel anlardan biri ise sahnede Ziynet Sali’ye eşlik edecek konuk sanatçılar olacak. Klarnet virtüözü Vasilis Saleas ve buzuki virtüözü Manolis Karanditis, dünya sahnelerinden İstanbul’a taşıdıkları büyülü ezgileriyle konseri adeta bir müzik şölenine dönüştürecek. 25 yılın birikimi, Harbiye’nin büyülü atmosferinde hayat bulacak. Ziynet Sali sevenleri için bu konser, sadece bir müzik ziyafeti değil; aynı zamanda sanatçının kariyer yolculuğuna tanıklık etmenin de özel bir anı olacak.

“İKARUS” GENÇ OYUNCULARLA PARLIYOR
Bağımsız sinemanın dikkat çeken yapımlarından “İkarus”, yirmili yaşlarının ortasındaki yedi kişilik bir arkadaş grubunun bir gecede yaşadığı gerilimi konu alıyor. Kendi çektikleri kısa filmi kutlamak için bir evde bir araya gelen gençler, gece boyunca sırların açığa çıkmasıyla kaotik bir sürecin içine sürükleniyor. Kameranın karakterler tarafından kullanıldığı film, yedi kesintisiz uzun plandan oluşan özgün yapısıyla öne çıkıyor. Filmin yönetmenliğini Gökşin Doğa Egesoy üstlenirken, yapımcı ekibinde Alican Öztürk de yer alıyor. Kısıtlı bütçe ve imkânlarla çekilen film, yenilikçi kurgusu ve cesur anlatımıyla bağımsız sinemanın dikkat çeken örneklerinden biri olarak değerlendiriliyor. “İkarus”, kısa sürede uluslararası festivallerden ödüllerle döndü. 8. Uluslararası Kadın Yönetmenler Festivali – Biket İlhan En İyi Yönetmen Ödülü,Luleå International Film Festival (İsveç) – İlk Film kategorisinde En İyi Yönetmen, Stavanger Indie Film Festival (Norveç) – Mansiyon, Eastern Europe Film Festival (Romanya) – Mansiyon Filmde Alican Öztürk, Gülce Adıgüzel, Hazel Torlak, Mirac Çelen, Merve Doğruer, Uğurtan Denizaltı ve Güney Ayhan rol alıyor. “İkarus”, genç kuşağın hayallerini ve hayal kırıklıklarını toplumsal bir portreye dönüştürüyor.
