Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Sisli
21°
Ara

Uykusuzluğunuzun sebebi yatak odanız olabilir

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Uykusuzluğunuzun  sebebi yatak odanız olabilir

Bu aralar çevremde çok fazla uykusuzluktan yakınan ve bununla ilgili takviyelere başvuran insanlara rastlıyorum. Doktor kontrolünde kullanılan takviyelerden elbette ki bahsetmiyorum, ancak günlük olarak hafif uykusuzluk sorunu yaşayanlar için mekansal olarak bazı önerilerim olabilir.

Uyku kalitemiz, yatak odamızın tasarımı ve kullandığımız ışık kaynaklarıyla yakından ilişkili. Bilimsel çalışmalar, bu çevresel faktörlerin biyolojik saatimiz ve melatonin üretimi üzerinde doğrudan bir etkiye sahip olduğunu gösteriyor.

Bildiğiniz gibi biyolojik saatimiz, diğer bir deyişle sirkadiyen ritmimiz, gün ışığına maruz kalma ve gece karanlığıyla uyumlu bir şekilde işler. Vücudumuz, sabah saatlerinde parlak, mavi ışıkla uyanmaya programlıyken, akşam saatlerindeki karanlık vücuda sinyal göndererek uyku hormonu olan melatoninin salgılanmasını sağlar. Dolayısıyla bu süreçte olan bir aksama da uykuya dalmakta güçlük oluşturur. Gece saatlerinde bilgisayara, telefona çok baktığınızda bunu deneyimlemişsinizdir. Bunun aksi olan kırmızı tonlarındaki ışık dalgalarının ise melatonin üretimi üzerinde olumsuz bir etkisi yoktur. Mum ışığı gibi loş ışıklı ortamlarda daha çabuk uykumuz gelir.

Hatta sosyal medyada mavi ışık bloklayan sirkadiyen ritm destekleyici kırmızı camlı gözlükleri görmüşsünüzdür. Yapay ışık altında çok vakit geçirenler bu gözlüklerden de fayda gördüğünü söylüyor. Şahsen gözlük kullanmıyorum ancak akşam karanlık olduğunda genel aydınlatmayı değil gece lambası, lambader, mum gibi aydınlatma gücü düşük ve sari renkli aydınlatmaları tercih ederim, psikolojik olarak da insanı gevşettiğini düşünüyorum. 

Gelelim yatak odasını bu doğrultuda nasıl kurgulamamız gerektiğine…Öncelikle İdeal olarak gün içinde doğal bir ışık alan bir oda, güne enerjik bir başlangıç için önemli. Ancak gece olduğunda, uyku kalitesi için bu ışığın tamamen engellenmesi gerekir. Bu noktada otellerde de sıkça kullanılan karartma (blackout) perdeler tercih edebilirsiniz. Doğal ışık haricinde mekanda kullanılan aydınlatmalar da dim özellikli ve seçenekli olmalıdır. Örneğin kitap okurken tüm odanın aydınlanması yerine, okuma lambası ya da gece lambası kullanmak uykuya geçişi kolaylaştırır. Burada ışık rengi de ayrıca önemli. Yatak odalarında beyaz ışık kullanımını ise kesinlikle önermiyorum.

Mekan içinde kullanılan renkler de ruh halimiz üzerinde oldukça etkili. Yeşil, bej, gibi toprak tonları sakinleştirici bir etkiye sahip olduğu için yatak odası için oldukça idealdir. Çok parlak mavi, turuncu, kırmızı gibi renkler ise tam tersi bir etkiye sahip olur. 

Bir de vücudumuz uykuya dalmak için iç sıcaklığını düşürür. Bundandır ki çok sıcak alanlarda daha zor uykuya dalarız. Çoğu uzman uyku için ideal sıcaklığın 18-20 °C arasında olmasını öneriyor.

Bununla beraber uykudan 5 dakika önce odayı havalandırabilirseniz çok daha iyi olur. 
Yastık, yatak seçimi gibi uyku düzenini etkileyen başka etkenler de var ancak bu konu kişiden kişiye çok değişen ve deneyimleyerek tercih edilmesi gereken bir konu...
Uykusuz bir günün ne kadar verimsiz ve zor geçtiğini hepimiz az çok biliyoruz. Dolayısıyla uyku kalitemizi arttırmanın hayat kalitemizi de arttıracağı kesin. Yatak odanızda yapacağınız küçük değişiklikler, kaliteli bir uyku için büyük farklar yaratabilir. Bu basit düzenlemelerle daha dinç ve sağlıklı uyanabilirsiniz.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *