
Sessiz istek

İstanbul’da düzenlenen 4. Top Model Of Türkiye yarışmasına damgasını vuran isim ödüllü modacı Gözde İşbilir oldu. Türkiye'nin moda dünyasında son yıllarda adından sıkça söz ettiren İşbilir, bu prestijli organizasyonda hem jüri koltuğunda yer aldı hem de yarışmacıların sahne kostümlerini tasarlayarak büyük beğeni topladı. 23 Mayıs 2025’te İstanbul Shareton Hotel’de gerçekleştirilen Top Model Of Türkiye yarışması, Türkiye’nin dört bir yanından gelen genç modelleri podyumda buluşturdu. Moda tutkunlarının merakla takip ettiği gecede, Gözde İşbilir'in hem jüri üyeliği hem de tasarımcı kimliği ön plana çıktı.
Çifte rol tek imza
Yarışmada jüri üyeleri arasında yer alan İşbilir, özgün bakış açısı ve moda birikimiyle değerlendirmelerde bulunurken, tasarladığı kostümlerle de geceye damga vurdu. Sahneye taşıdığı zarif ve iddialı tasarımlar, izleyicilerden tam not aldı. Jüri koltuğundaki zarif duruşuyla dikkat çeken Gözde İşbilir, gecede giydiği kırmızı şık kıyafeti ve göz alıcı güzelliğiyle de tüm bakışları üzerinde topladı. Hem şıklığı hem de profesyonelliğiyle gecenin en çok konuşulan isimlerinden biri olmayı başardı.

Gurur verici
Etkinliğin ardından kısa bir açıklama yapan İşbilir, böyle bir organizasyonda yer almaktan duyduğu mutluluğu dile getirerek emeği geçen herkese teşekkür etti. Organizasyonun yapımında yer alan Ali Turgut’un da ismini anarak iş birliğinden memnuniyet duyduğunu belirtti. Bu yıl içinde birçok ulusal ve uluslararası defilede yer alan, televizyon programlarına konuk olan ve genç tasarımcılarla bir araya gelen Gözde İşbilir, moda dünyasındaki yükselişini kararlı adımlarla sürdürüyor. Kısa süre içinde duyuracağı sürpriz bir projeyle de fark yaratmaya hazırlanıyor.
EKRANLARIN YENİ VE ÖZGÜN YÜZÜ
Güzelliğiyle olduğu kadar çok yönlü birikimi ve sahneye taşıdığı özgün karakterlerle de dikkat çeken genç oyuncu İpek Vural, televizyon ve dijital platform projelerinde kendine sağlam bir yer edinmeye hazırlanıyor. Oyunculuk yolculuğuna kamera önü eğitimiyle başlayan Vural, Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nde aldığı eğitimle sahne üzerindeki duruşunu profesyonelleştirdi. Aynı zamanda İstanbul Üniversitesi’nde Sivil Hava Ulaştırma İşletmeciliği eğitimiyle akademik bir perspektif kazanan Vural, farklı disiplinlerdeki bilgilerini oyunculuğuna başarıyla yansıtıyor. İstanbul Şişli MYO'da Radyo ve Televizyon Programcılığı eğitimi ve LN Menajerlik’te Auction Teknikleri üzerine aldığı eğitimler ise onun medya sektörüne olan hakimiyetini daha da pekiştiriyor.
Taktir topladı
İpek Vural, oyunculuk kariyerine “Bizim Hikaye” ve “Yaşayamayanlar” gibi projelerle adım attı. 2025 yılında ise “Kral Kaybederse”, “Arka Sokaklar” ve “Teşkilat” dizilerinde farklı karakterleri başarıyla canlandırarak izleyicinin dikkatini çekti. Rol çeşitliliği ve duygusal ifade gücüyle ön plana çıkan oyuncu, “Sahipsizler” dizisindeki performansıyla sektördeki profesyonellerin takdirini topladı.

VİZYONER BİR KALEM
Edebiyat dünyasına henüz 13 yaşındayken adım atan Melodi Baç, bugün yalnızca Türkiye’nin değil, dünyanın da dikkatle takip ettiği genç ve üretken yazarlarından biri. Fantastik kurgu türünde kaleme aldığı kitaplarla genç yaşta edebiyatseverlerin gönlünü fetheden Baç, şimdi hem kalemi hem de vizyonu ile uluslararası sahnede yükselişini sürdürüyor. İlk romanını ortaokul yıllarında yayımlayan Melodi Baç, kısa sürede fantastik kurgunun genç yıldızı olarak anılmaya başlandı. “Yasak” serisiyle başlayan yazarlık yolculuğu, mitolojik referanslar, derinlikli karakterler ve güçlü temalarla bezenmiş bir edebi evrene dönüştü. Aşk, kimlik, özgürlük ve kader gibi evrensel meseleleri işlerken, büyü ve savaşla örülü fantastik dünyaları anlam katmanlarıyla zenginleştirdi.

Uluslararası başarılar
İstanbul Bilgi Üniversitesi Film ve Televizyon bölümünden onur derecesiyle mezun olan Baç, akademik yolculuğunu Los Angeles’ta UCLA’de senaryo yazarlığı eğitimiyle taçlandırdı. Bu süreçte edebi dilini sinematografik anlatımla birleştiren yazar, kalemini yalnızca romanlarla sınırlı bırakmadı; senaryo dünyasına da güçlü bir giriş yaptı. Bugüne kadar yedi Türkçe roman ve bir İngilizce kitap yayımlayan Melodi Baç’ın eserleri, ödüllerle ve okuyucuların yoğun ilgisiyle taçlandı. İngilizce yayımlanan ilk romanı “Return of Anka”, global okurlardan olumlu yorumlar alırken, senaryo çalışması “Non-Humans (İnsandışı)” ise ödül kazanan özgün projeler arasında yerini aldı.
AŞKIN SESSİZ SINAVI
Psikolog-yazar H. Meryem Öztaş’tan evliliğe, ayrılığa ve yeniden doğuşa dair çarpıcı bir roman. İlişkilerin görünmeyen yüzünü, duyguların saklı dilini ve içsel çatışmaların sessiz çığlıklarını anlatan romanlara bir yenisi daha eklendi. Psikolog H. Meryem Öztaş’ın kaleminden çıkan Sessiz İstek, Cadı Yayınları etiketiyle yayımlandı ve ilk baskısıyla okurlarla buluştu. “Bazı aşklar sessizce haykırır” cümlesiyle kapısını aralayan roman, mükemmel evlilik sandığının içindeki çatlakları gözler önüne seriyor. Kitabın ana karakteri Leyal, eşi Özgür’ün beklenmedik ayrılık kararıyla alt üst olan hayatını sorgulamaya başlarken, okuru da şu sorunun tam ortasında bırakıyor: “Gitmek mi zor, kalmak mı?”

ÇOLPAN’A KÜRESEL PROJE YÖNETİCİSİ ÖDÜLÜ
Özlem Şahan Çolpan, İngilizce öğretmeni ve Erasmus+ proje koordinatörü olarak, eğitim, sosyal hizmetler ve dezavantajlı gruplarla çalışan kamu kurumlarında ulusal ve uluslararası çapta fark yaratan projelere imza atmıştır. Hâlen Eskişehir Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü bünyesinde görev yapan Çolpan, hem eğitmen hem proje geliştirici kimliğiyle Türkiye'de Erasmus+ alanında örnek gösterilen isimler arasında yer almaktadır. 1 milyon Euro’nun üzerinde Erasmus+ fonu kazandırarak Türkiye'nin proje kapasitesine önemli katkılarda bulunmuştur. 2025 yılında Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen “Diamonds of Azerbaijan” ödül töreninde, Türkiye’yi temsil ederek “Global Project Manager” (Küresel Proje Yöneticisi) ödülüne layık görülmüş; sosyal etki yaratan projeleriyle uluslararası düzeyde takdir kazanmıştır.

YILDIZI PARLAYAN GENÇ BİR YETENEK
Sanat, akademi, spor ve sosyal sorumluluk. Hepsini bir potada eriten genç bir kadın düşünün. Henüz 21 yaşında ama çoktan kendi hikâyesini yazmaya başlamış biri: Rana Karakaş.
27 Mart 2004’te İstanbul’da doğan Rana Karakaş, eğitim hayatında gösterdiği başarılarla dikkat çekti. İlk ve ortaokulu Ali İhsan Hayırlıoğlu’nda tamamladıktan sonra, bursluluk sınavlarını kazanarak Enstitü Koleji, Bilgi Koleji ve Final Anadolu Lisesi gibi köklü eğitim kurumlarında öğrenim gördü. Final Anadolu Lisesi’ni okul birincisi olarak bitirerek İstanbul Sağlık Bilimleri Üniversitesi Psikoloji Bölümü’ne yine birincilikle yerleşti. Şu anda üniversite 3. sınıf öğrencisi olarak akademik yolculuğuna başarıyla devam ediyor.
Umut oldu
Ancak Rana’yı sadece eğitimle tanımlamak eksik olur. Ailesinin tiyatro geçmişi sayesinde adeta sahnede büyüyen genç yetenek, daha çocuk yaşlardan itibaren tiyatro kulislerinde, sahnelerin büyüsünü soluyarak yetişti. Türkiye’yi yurt dışında da temsil eden Karakaş, Dubai’de Türkiye Konsolosluğu’nun davetiyle sahne aldığı bir tiyatro oyunuyla ödüle layık görüldü. Çok yönlü kişiliğiyle tanınan Rana Karakaş, sadece sanatla değil, sporla da iç içe bir yaşam sürdü. Yüzme ve taekwondo dallarında yarışmalara katılıp madalyalar kazandı. Aynı zamanda iki yıl boyunca barınak gönüllülüğü yaptı. Sabancı Vakfı’ndaki çocuklara Arduino eğitimi verdi. Deprem bölgesi Maraş'ta konteyner kentte kalan çocuklarla iki hafta geçirip tiyatro oyunları sergileyerek moral ve umut oldu.

ELAZIĞ’IN GÜCÜNÜ GÖSTEREN KADIN
Elazığ Merkez’in Sugözü Mahallesi, sadece yolları ve sokaklarıyla değil; içinden çıkan güçlü kadınlarıyla da konuşuluyor. Bu gücün en güzel örneklerinden biri ise hiç şüphesiz mahalle muhtarı Seda Gündoğan. 04 Ağustos 1990 doğumlu Seda Gündoğan, 2019 yılında çıktığı yolda 2 erkek rakibini geride bırakarak Elazığ Merkez’in ilk ve tek kadın muhtarı olmuştu. Üstelik en yakın rakibi olan 10 yıllık muhtarı sadece 16 oy farkla geçmişti. 2024’te yeniden aday oldu ve bu kez 368 seçmenden 241’inin oyunu alarak 142 oy farkla güven tazeledi.Ama onun hikayesi sadece bir seçim zaferinden ibaret değil.
Mahcup etmedi
Toplumda sık sık karşılaşılan "kız çocuğusun, yapamazsın" algısını yerle bir eden Gündoğan, o günden bu yana mahalle için yaptığı hizmetlerle, kendisini destekleyenleri mahcup etmedi. Yol, su, elektrik gibi temel ihtiyaçların ötesine geçti, kadınlara ve çocuklara yönelik etkinlikler düzenledi, mahalleye sosyal tesis kazandırdı, ihtiyaç anlarında gece gündüz demeden koştu. Mahalle sakinleri ona boşuna “Atom Karınca” demiyor. Çünkü enerjisiyle, çalışkanlığıyla ve projeleriyle kelimenin tam anlamıyla mahalleyi dönüştürdü. Mahallesini yalnızca yerel değil, ulusal düzeyde gündeme taşıyan Seda Gündoğan’ın çalışmalarını sosyal medya hesaplarından da takip edebilir, ilham veren hikayesine ortak olabilirsiniz.
