Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Açık
19°
Ara

Kent lokantasıyla övünenler Gümüşsuyu’nu unuttu mu?

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Kent lokantasıyla övünenler Gümüşsuyu’nu unuttu mu?

CHP Beykoz İlçe Başkanı Mahir Taştan geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, Beykoz Belediyesi’nin sosyal tesislerindeki fiyat artışlarını savunmaya kalktı. Gıda enflasyonu, asgari ücret, pazar fiyatları… Evet, ülkenin ekonomik hali ortada. Ama Sayın Taştan, bu konulara girerken önce aynaya bakmanız gerekmiyor mu?

 

Siz değil misiniz “vatandaşa 3 çeşit yemeği 40 liraya veriyoruz” diyerek kent lokantaları ile övünen?

Peki bugün Gümüşsuyu Restoran’da bir porsiyon et yemeğine 930 TL istemek nedir?

930 liraya kaç kişi doyurulur, kaç emekliye yemek çıkar, hiç hesap ettiniz mi?

Vatandaş bu çelişkinizi görüyor ve soruyor: “Madem kent lokantasıyla övünüyorsunuz, Gümüşsuyu’nda neden millet aç?”

 

Bugün Beykoz’da dört kişilik bir aile belediyenin sosyal tesisine gidip bir öğün yemek yiyemiyor. Çünkü o rakamlar artık orta sınıfın bile hayal gücünü zorluyor. Beykoz Kahvesi ve Gümüşsuyu bomboş. Çünkü fiyatlar halkın bütçesini aşmış. Murat Aydın döneminde vatandaş o tesislerden %25 indirimle faydalanıyordu, bugünkü tabloda ise bu tesislere adım atmak bile lüks oldu.

 

Ama asıl soru şu:

 

“Siz bu işi yapamıyorsanız, Murat Aydın bunu nasıl yapıyordu?”

Dahası da var.

Aynı CHP’li belediye şimdi iki büyük arsa satışına ve iki ayrı organizasyon ihalesine çıkıyor.

Hani bütçeniz yoktu?

Hani kamu kaynakları yetersizdi?

Hani “vatandaş geçinemiyor” diye dert yanıyordunuz?

 

Şimdi soralım:

Bu satışlarla hangi organizasyonlar finanse edilecek?

Sanatçılarla sahne pozu verip sosyal medyada paylaşmak için mi bu kaynaklar satılıyor?

Yoksa amaç, bu tesisleri zararda gösterip birilerine peşkeş çekmek mi?

Bugün belediye içinde imza atmaktan çekinen müdürler var. Çalışanlar tedirgin, kararlar alınamıyor. Yönetim korku iklimine teslim olmuşken, dışarıdan sahne gösterisiyle belediyecilik yapılmaz. Beykoz halkı buna göz yummayacak.

Sayın Mahir Taştan, siz Özlem Vural Gürzel’i “7/24 çalışıyor” diye savunuyorsunuz.

 

Çalışacak tabii.

Ama o koltuklar çalışıp halkın malını satma yetkisi vermiyor.

İnsan kendi emeğiyle kazandığını kolay kolay harcamaz. Ama başkasının malını yönetirken el kolay, vicdan rahat oluyor demek ki.

 

Vatandaş artık hesap soruyor.

“Bu arsalar neden satılıyor?”,

“Bu paralar nereye gidiyor?”,

“Neden bir porsiyon et 930 TL oldu?” diye soruyor.

Ve bu soruların cevabını bekliyor.

Beykoz halkı sadece eski fiyatları, eski hizmeti geri istiyor.

O koltuklarda oturanlar önce bu beklentiyi anlayacak.

Yoksa o koltuklar ne kadar yüksek olursa olsun, halkın vicdanı kadar sağlam değildir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *