Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Açık
14°
Ara

Eurovision daha bitti ama...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Eurovision daha bitti ama...

18 Mart Cumartesi akşamı Eurovision Şarkı yarışması finali yapıldı. Bu yıl yarışma İsviçre’nin Basel kentinden düzenlendi. Geçtiğimiz salı ve perşembe yarı finalleri yapıldı ve yarı finallerden finale çıkanlar cumartesi akşamı şampiyonluk için yarıştı.

Yarışma meraklılara güzel bir nostalji yaşattı ama tabii ki nerdeyse on yılı aşkın bir süredir bu yarışmaya Türkiye katılmadığı için Z kuşağı bu yarışmadan habersiz. Türk medyasının da gündeminden iyice düştü Eurovision Şarkı Yarışması. Oysa bu yarışma bir dönemler Türkiye’nin en popüler gündem konusuydu, bir dönemler TRT’yi reytinglere açık ara birinci yapan bir televizyon programıydı. 

Saçma nedenler yüzünden yine yoktuk!

Türkiye bu yarışmadan kimisine göre politik nedenlerden kimisine göre ahlaki nedenlerden ayrıldı. Siyasi nedenlerle ayrıldığımızı savunanlar Türkiye’nin kasıtlı olarak batıdan koparılma operasyonunun bir parçası olduğunu savunuyor. Ahlaki nedenlerden katılmadığımızı savunanlar ise yarışmada yer alan eşcinsel, LGBT ve benzeri sahne showlarının Türk halkının ahlakını bozduğunu savunuyor. 

Başka tezler var mı bilmiyorum ama bence hepsi saçma sapan gerekçeler. Defalarca söyledim yine söylüyorum Türkiye’nin bu yarışmada olması lazım. Müzik endüstrisinin gitgide çuvalladığı ülkemizde bu tür yarışmalara ihtiyaç var. Bu yarışmaya katılmamamız artık bizim bir ayıbımız olmaya başladı. Kültürel arenada özellikle müzikte küresel dünyada olmayan bir ülkeye döndük. Müzik endüstrisi tamamen yok oldu. Eskiden bir Tarkan’ı, bir İbrahim Tatlıses’i filan tanıyordu dünya şimdi o da yok. Artık bırakın dünyayı Avrupa’da bile tanınan Türk şarkıcısı kalmadı. Müziğimiz de futbolumuz gibi Edirne dışına çıkamıyor. Bu iş böyle giderse de çıkamayacak.

Küçümsemek aptallık

Bu yarışmayı küçümsemek dünyanın en büyük aptallığı. Bu yarışmadan dünyaca ünlü ABBA Grubu çıktı, bu yarışmadan yine dünyaca ünlü sanatçılar Celine Dion, Lara Fabien çıktı. Türkiye’ye de katkısı oldu bu yarışmanın. Bir Türk besteci Atilla Şereftuğ 1988 yılında bu yarışmada İsviçre adına birincilik kazandı. 

Eurovision şarkı yarışması Avustralya ve Kanada’da takip ediliyor. Türkiye hariç nerdeyse Avrupa’nın tamamında televizyonlardan yayınlanıyor. Dijital anlamdaki gücünü anlatmaya bile gerek yok. Yarışma YouTube’dan canlı yayınlanıyor ve bu canlı yayın 1 milyon 100 bin ile 1 milyon 200 bin kişi tarafından anlık izleniyor. Bu nedir? Bu manyak bir rakam. Türkiye’de en baba YouTube kanalı canlı yayın yaptığında maximum 30 – 40 bin kişi tarafından anlık izleniyor. Eurovision ise bu rakamın yaklaşık 22 katı izleniyor YouTube’dan.

EBU yani Avrupa Yayın Birliği bu yarışmada her yıl video ve televizyon yayıncılığında en yeni teknolojileri kullanıyor ve bu teknolojileri görücüye çıkarıyor. Adamlar sadece bir yarışma yapmıyor aynı zamanda bir yayıncılık showu ve bir bütünleşik pazarlama faaliyeti yapıyorlar ve çok da iyi yapıyorlar. Cumartesi yarışmanın final bölümünü izlerken kullanılan grafiklere, sahne görsellerine ve sounda hayran kaldım. Müthişti. Yarışmanın videosu YouTube’da @eurovisionsongcontest kanalında var izleyin özellikle sahne showlarında kullanılan teknolojiye hayran kalacaksınız.

Yarışmanın sponsorları da müthiş markalar. Bu yıl küresel sağlık markası Novartis, Booking.com, Güzellik bakım markası Moroccanoil ve küresel kruz şirketi Royal Caribbian sponsor oldu. Bu ne anlama geliyor bu sadece üç beş şarkının yarıştığı bir basit yarışma değil. Bu aynı zamanda milyonlarca doların da döndüğü bir reklam mecrası.

Yarışmanın oylamasının adil olmadığını savunanlar da çok desteksiz atıyor. Komşunu komşuya oy verdiğini eleştirenler Türk atasözlerimiz “Ev alma komşu al” , “Komşu komşunun külüne muhtaçdır”ı bilmiyor mu? 

Bu yıl yarışma hem aplikasyondan hem de yeni kurdukları www.esc.vote adlı internet sitesinden de oy topladı. Yarışmada en fazla 20 adet oy kullanabiliyorsunuz fazlasını denediğiniz zaman telefon hattınız veya internet İP adresinizden algılanıyorsunuz ve oy veremiyorsunuz. Her bir oyun bir de maliyeti var: 0.99 Euro. Yani bir oy yaklaşık 1 euro. Türk parasına göre 42-43 TL. Milyonlarca oy kullanılıyor bu vesile ile yarışmanın oylama sisteminden milyonlarca dolarlık bir ciro elde ediliyor. 

Bu sorudan çok sıkıldım

Ben artık çok sıkıldım “Türkiye neden bu yarışmada yok” geyiğine girmeyeceğim belli ki uygulanan kültür sanat politikalarında bu tarz uluslararası etkinliklerin yeri yok. Böyle bir etkinliğe katılmamak kime ne kazandırır bilmiyorum. Kültür bakanı veya TRT Genel müdürü Cumhurbaşkanına gidip “ya başkanım biz Eurovision’a katılalım mı? Toplumda bir güzel müzikal heyecan da olur, kutuplaşmanın dinmesinde hepimizin tek vücut olacağı bir yarışma ve eğlence deneyimi de yaşarız” diyemiyor mu? Ben onu anlamıyorum ve sanırım asla anlamayacağım. 

Eurovision Türkiye’nin hem tanıtımı için hem de batıya meydan okumak için çok iyi bir fırsat. Ben mesela yarışmaya katılır ve Türkiye jürisinin puanlarını yapay zeka ile oluşturulmuş Fatih Sultan Mehmet veya Kanuni Sultan Süleyman’a açıklatırdım. Ya da Gazzeli bir çocuğa verdirirdim olmadı Filistin bayrağı figürleri içeren bir çocuğu giydirirdim puanları onun vermesini sağlardım. Çaktırmadan da ince bir mesaj da verirdim batıya. Daha çok şey yapılabilir ve bu yarışma bir promosyon fırsatına dönüşebilir ama sanırım kafalar basmıyor eksik çalışıyor.

Öte yandan bu yıl Eurovision Şarkı Yarışmasını Avusturya kazandı. Yarışmada kontrtenor bir vokal olan JJ kazandı. “Rise Like A Phoenix x Wasted Love” adlı şarkı 436 puan toplayarak birinci oldu. İkinci sırada çok yüksek halk oyu alan ve 357 puan toplayan Yuval Raphael’in seslendirdiği “New Day Will Rise” şarkı ile İsrail yer aldı. Yarışmada üçüncü sırada ise Tommy Cash’in Estonya adına seslendirdiği ve 356 puan topladığı “Espresso Macchiato” adlı şarkı yer aldı.


 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *