İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nin kasım ayı ikinci toplantısında konuşan CHP’li Meclis Üyesi Mahsun Aras, kayyum sistemini eleştirerek, insan hakları evrensel bildirgesine aykırı bu uygulamanın son bulmasını istedi. Terörsüz Türkiye sürecinin yürütüldüğü bu günler için çok bedeller ödendiğini, sadece canların değil, ekonomiden eğitime birçok şeyin kaybedildiğini söylen Aras, “Barışın sessiz dili doğadır” dedi. Barışı savunmanın sadece çatışmayı ve silahları susturmakla sınırlı olmaması gerektiğini belirten Avras, sürecin eşit yurttaşlıkla da taçlandırılması gerektiğini belirterek, “Kürt meselesi tüm siyasi partilerin yapıcı bir tutumla alarak ele alması gereken bir konudur” ifadelerini kullandı.
Kellemi vereceğim
İBB Meclisi’nde İstanbul, belediyecilik, alt yapı, metro, deprem konuları dışındaki konuşmaları eleştiren BBP Grup Başkanvekili Dursun Çağlayan ise “Bu kürsüde barış ve haklar konuşuluyorsa, savaş yoksa demek ki savaş çıkarmak isteyenler var. Bu ülkede Kürt sorunu yoktur” tepkisini gösterdi. Kendisine tepki gösteren CHP’li üyelere seslenen ve Mahsun Avras’ın da CHP’li değil, HADEP'li olduğunu söyleyen Çağlayan, Türkiye Cumhuriyeti'nin çeşitli bölge, yöre ve toplumlardan oluşmuş bir yapısı olduğunu, olmayan bir Kürt sorunu yaratılmaya çalışıldığını dile getirdi. “Bu memlekette savaş yok, savaş çıkarmak isteyenler var” diyen Çağlayan, Türkiye’de, Türk bayrağı ve İstiklal Marşı okunmadan siyaseten il, ilçe kongresi görüntüsü altında yapılan işlemlerin, Amerika sınırları içerisinde yapılamayacağını ifade etti. Çağlayan, “Amerikalı bir siyasi parti, Amerika’da, onların bayrağı ve marşı olmadan bir iş yapsın, ben kellemi vereceğim” iddiasında bulundu.
Suistimal etmeyin!
ABD'nin kendisinin uyguladığı idam yasasını Türkiye’de uygulatmadığını da vurgulayan Çağlayan, “Amerikada bir kadını göğsünden bıçaklayan kişi 3 ay sonra idam ediliyor. Ancak, Türkiye'de 10 tane kadını, 3 tane çocuğu, 5 tane yavruyu katleden idam edilemiyor. Dolayısıyla meseleyi sulandırmaya gerek yok. Eğer Türkiye'de iktidar ve Cumhur İttifakı yani Sayın Erdoğan'la Sayın Devlet Bahçeli beyle bazı eksik noktaları tamamlamak için bu meseleyi ele almışlarsa, bu durum suistimal edilmesin. Buna kayıtsız şartsız talepleri olanlar gelsin sunsun, yoksa abartmasın” dedi. Kendisine tepki gösteren meclis üyelerine Çağlayan, “Siz İsrail’i kınayamıyorsunuz, Ahmet Kaya'yı sanatçılığı ile değil, İsrail’e düşmanlığı ile anlatıyorsunuz. Niye hazmedemeyip bağırıyorsunuz” diye yanıt verdi.
Bana ayar veriyor!
Çağlayan’ın konuşmasına tepki gösteren CHP Grup Başkanvekili Ülkü İnanlı, Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Üyesi Mahsun Avras’ın ‘barış’ üzerine çok güzel bir konuşma yaptığını, CHP’lileri hedef alan bir konuşma dilini reddettiğini ve kınadığını söyledi. Çağlayan ise kendisine hassas bir konu hakkında gereksiz konuşmalar yapılmaması konusunda ricada bulunan 2. Başkanvekili Gökhan Gümüşdağ’a “Etki altında kalmayın. Ülkü İnanlı’nın bana ayar vgermeye kalkıyor. Ben Cumhur İttifakı'nın terörle ilgili aldığı kararlara muhalefet ederken, burada terör seveciliği yapacak olana mı muhalefet etmeyeceğim? Benden bunu mu bekliyor?” diye sordu. Karşılıklı tartışmaların dozu artınca meclise 5 dakika ara verildi.
Talihsiz bir konuşma
Aranın ardından yeniden başlayan toplantıda söz alan CHP’li Meclis Üyesi Abdülcebar Barış, gerek iktidarı ve gerekse muhalefetiyle bu sürece gövdesini koyan tüm liderlere teşekkür ederek, Mahsun Avras’ın yıllardır kanayan bir yaradan bahsettiğini söyledi. Avras'ın herkesin alkışlaması gereken bir konuşma yaptığını söyleyen Cebbar, “Barış'a giden yolda ekonomi vardır, huzur vardır, kardeşlik vardır. Kürt halkını inkar etmekle Kürt halkı yok olmaz. Bu ülkede birçok insan topluluğu var. Biz hep birlikte güzel bir ülkeyiz. Bu anlamda arkadaşın bu zehirli dilini gerçekten kabul etmiyoruz. Biz vicdan sahibi insanlar olarak toplumu barışa ve huzura götüren, iyilik adına yapılan hiçbir şeye seyirci kalmayalım, destekleyelim. Çocuklarımızın ölümüne seyirci kalmayalım. Bu anlamda arkadaşın konuşmasını bir talihsizlik olarak değerlendiriyorum. AK Partilisi, MHP’lisi, CHP’lisi herkesin vicdanı olduğunu düşünüyorum. Herkese bu yolda atılan adımlara saygı göstermesini istiyorum” dediş.
