SÖYLEŞİ: RASİM TURHAN
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Bu organizasyonu kurma fikri nasıl doğdu?
İsmim Ahmed Önder. 1977 Zeytinburnu doğumluyum. Futbola doğduğum ilçe Zeytinburnuspor altyapısında başladım. Yaklaşık 6-7 sene her kategoride futbol oynadıktan sonra ağır bir sakatlık geçirdim. Sonrasında maalesef futbola geri dönüş sağlayamadım. İçimdeki sevgiyi devam ettirmek için futbolun içinde kalmaya devam ettim.
Çocuk futboluna ilginiz ne zaman ve nasıl başladı?
Aslında çocuk futbolundan ziyade spora ilgim vardı. Bunda yaş branş çok öncelik olmadı. Çok küçük yaşlarda yaşadığım sakatlık futbol oynamama engel olduğundan dolayı lise yıllarında ki organizasyonlarda başrol oynadım. Sınıflar arası ve mahalle arası maçların organizasyonu bana aitti. Bir organizasyonda sporcu ruhu gibi insanın içinde olması gereken, severek yapılması gereken özverili ve fedakarlık isteyen bir yaşam şekli. Bende bunu aynı duyguyla devam ettiriyorum ve bundan da keyif alıyorum.
Kaç yıldır bu turnuvaları düzenliyorsunuz, bu süreçte nasıl bir gelişim yaşadınız?
Çocuk futbol turnuvalarını ortaokuldan beri düzenliyorum. Zamanla mahalle maçı organizasyonları, askerdeyken düzenlediğim organizasyonlar ve döndükten sonra halı saha organizasyonları, amatör takım maçları.. ama bunların hepsini belirli bir zamana kadar amatör ruhla sadece işin organizasyon kısmı sağlam doğru teyitler olması adına her zaman başrolde oldum.
Turnuvayı düzenlerken en çok hangi aşamada zorluk yaşıyorsunuz?
Turnuvayı düzenlerken maalesef güzel kısımların dışında olumsuz etkenlerde oluyor. Turnuvaya 1-2 gün kala iptal edilen maçlar turnuvayı hazır olan takımı mağdur ediyor. Bunun dışında saha kenarında desteğin tehdit ve fiziksel her harekete Onder Cup’ta karşıyız.
Maçlar nasıl bir sistemle oynanıyor?
Onder Cup turnuvalarında turnuvamızın junior çocuk dediğimiz gurupta bazı turnuvalarımız günübirlik, bazılarımızda TFF resmi müsabakalarından önce 2-3 aylık uzun soluklu lig olabiliyor.
Hakem, sağlık ekibi, saha gibi konularda nasıl bir altyapı sağlıyorsunuz?
Açık söylemek gerekirse hakem konusunda hakem kalitemiz turnuvaların üzerinde bir hakem kadromuz var. Yaklaşık 20 kişilik bir hakem kadromuz var. Yakın zamanda futbol hayatını bırakmış başta sevgili Hüseyin Göçek hocamız olmak üzere çok değerli hocalarımız var. Kariyerleri sayısız müthiş. Süper Lig, 1.Lig, klasman ve gelişim liglerine çıkmış hakemler. Sağlık ekibi konusu; Onder Cup’ın en hassas konusu. Benim her zaman ekibime söylediğim bir şey vardır: ben belki geç gelirim ama sağlık ekibi her zaman zamanında olmak zorunda. En ufak bir olumsuzluk durumunda ilk müdahalenin yapılması önemli. Resmi maçlarda sağlık personelinin olması en hassas konularımızdan birisi. 5 senedir bizimle çalışan bir ekibimiz var. Futbolun içinden gelen hakemlerle, sağlık ve medya deneyimi olan kişilerle yol arkadaşlığı yapıyoruz.
Bu turnuvalar çocukların gelişimine nasıl katkı sağlıyor?
Çok klişe bir laf olacak ama maçların hiçbir zaman kaybedeni olmaz. Sporun kaybedeni olmaz. Bir oyuncunun senede her yaş kategorinden hocaların koyduğu evrensel olarak belli bir maç sayısı, belli bir antrenman sayısı hatta belli bir topa dokunuş sayısı belli bir antrenman metodlarını yapmak zorunda. Bunların da en önemlisi farklı müsabakaların farklı sahalarda farklı rakiplerle bol maç yapması bu organizasyonla biz kolaylık sağlıyoruz.
Ailelerin bu süreçteki rolü ve etkisi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Bizim zamanımızda çocuğunun futbolcu olmasını isteyen aile sayısı çok azdı. Hatta açık söylemek gerekirse istemeyenler daha fazlaydı. Çünkü; okumalarını istiyorlardı. Ama bugün baktığımız zaman aileler çocuklardan daha heyecanlı, çocukların futbolcu olması konusunda daha çok mesai harcıyorlar. Aileler her türlü imkanı çocuğuna sağlamak istiyor. Çocukların hayalleri bel ki kendi hayalleri. Bunu neticelendirmek istiyorlar ama bu da aileler adına çokta kolay olmuyor.
Çocuk futboluna daha fazla destek verilmesi için neler yapılmalı?
Aslında bu bir soruyla cevaplandırılacak mesele değil. Resmi Lig sene de 6-7 maç. Rakipler bazen çıkıyor bazen çıkmıyor. Düşünün 10 ay eğitim alan bir sporcu, özel bir organizasyona katılmazsa, hocalar hazırlık maçı oynatmazsa senede 6 maçla seneyi geçiştirmeye çalışıyor. Bunda da kendi seviyesini asla göremiyor. Farklı sahalarda farklı rakiplerle oynaması lazım. Maalesef saha imkanı, zaman, rakip olayı çok etken var. Ne kadar sahada kalırsak o kadar yararı olacağına inanıyorum.
Bu turnuvayı ilerleyen yıllarda ulusal veya uluslararası seviyeye taşımayı düşünüyor musunuz?
Turnuvayı ileriye taşımayı çok istiyorum. Ama tabi ki kolay olmuyor. Her organizasyon çok önem taşıyan şeyler. Bazı şeyleri yapmak inanın çok kolay. Ama sahada onun karşılığını vermek gerekiyor. Güçlü bir ekip kurmak istiyorum. Bunlar olduğu zaman neden olmasın. Bu vesileyle söylüyorum. Bir hayalim var: Uluslararası marka değeri olan bir takımı da Büyükçekmece’de ağırlamaktan büyük bir onur duyacağım. Zaten büyük kulüplerimiz dönemsel olarak katılımcı olarak destek oluyorlar. O yüzden var bir hayalimiz diyoruz.
Antrenörler çocuklara nasıl rol model olmalı?
Bence antrenörler en büyük rol model. Ailesinden önde gelir. Dünya futbolunu takip ettiğimiz zaman kuruluşundan bu yana belki aynı kale direkleri, aynı top, aynı saha ve sahada 22 kişi ama bilimsel olarak teknikler olarak çok gelişti. Buna istinaden kendini geliştiren hocalarla bu işin mutfağından gelmiş hocalarla devam etmek, bu tarz hocaları bulmak bence kabiliyeti olan çocukların gelişimi adına onlara çok büyük faydası olacağına inanıyorum.
Türkiye’de altyapı futbolunu geliştirmek için ne yapılmalı?
Bu belki birkaç kelimeyle asla cevaplanamayacak bir soru. Bölgede altyapı futbolunu geliştirmek için bence her ay bütün kulüplerin takip edeceği, Türk futbolunda yer almış hocaların, eski oyuncuların, öğretmenlerin programlar yapıp seminerler verip bölge futboluna, mahalle futboluna inip gerek medyada gerekse söyleşilerde futbola başlayan her çocuğun duyacağı şekilde birilerinin anlatması lazım.
Son olarak iletmek istediğiniz mesajınız var mıdır?
Turnuvalarda maalesef en çok karşılaştığımız üzücü olay benim hiçbir zaman bu ismi onaylamadığım ama Türkiye’de maalesef kaçak oyuncu tabirini şahsım adına kabul etmiyorum. Onder Cup Organizasyonu olarak kabul etmiyorum. Her zaman yakın çevreme de söylediğim bir şey vardır: ‘ Kaçak oyuncu yoktur, kaçak hoca vardır ‘ . Maalesef hiçbir ahlaki değeri olmayacak şekilde 1-2 yaş büyük çocuklarımızı kendilerine ait olmayan yarışma guruplarının içine atıyorlar. Karşıdaki rakibin hatta kendi oyuncularının hakkını yiyecek şekilde oyuncuları oynatıyorlar. Bu vesileyle sporcu velilerine de söylüyorum. Çocuğun doğum yaşını biliyorsunuz. Kendisine ait olmayan bir müsabakada çocuğunuzun yarışmacı olmasına müsaade vermeyin. Çocuklarımızın boyu uzun kısa olabiliyor. Ama bizim için önemli olan kimlik yaşıdır. Lütfen bu tarz hocalar günü kurtardığını zannediyor ama ifşa oluyorlar. Turnuvalarımızda yakaladığımızda oldu. Hiçbir zaman tasvip etmiyoruz. Misyonumuz: Onder Cup olarak her zaman söylediğimiz bir söz var: ‘Burası Onder Cup, her maç final her maç tecrübe.' Çocuklarımızın bol bol maç yapmasını istiyoruz. Önce rekabet sonra nezaket der bütün sporcu kardeşlerimize başarılar diliyoruz. Sevgiler.
KENDİMİ ŞANSLI HİSSEDİYORUM
Belediyeler, kulüpler veya sponsorlar bu organizasyona nasıl destek olabilir?
Belediyeler hususunda ben bu konuda kendimi çok şanslı hissediyorum. Turnuva ilk başladığında Büyükçekmece Belediye Başkanımız Dr. Hasan Akgün, Gençlik ve Spor İlçe müdürümüz, kulüp başkanımız kendimi tanıtıp yapmak istediğim hedefleri anlattığımda bana çok yardımcı oldular. Onder Cup’ın ilk maçında sahadalardı. İlk kupalarımızı kendileri takdim ettiler. Büyükçekmece Belediyesi sadece futbol özelinde değil; çocuk spor organizasyonlarına olabildiğince destek veriyor. Onder Cup’ın büyümesinde desteklerinden ötürü belediyemize ekibim adına teşekkür ediyorum. Bize sonsuz destek oldu. Bize inandı güvendi. Bölgede de böyle bir kültür oluştu. Sponsorlarımıza gelince de Onder Cup’ı tanıyanlar çok iyi bilir ki Onder Cup ödül kupalarıyla her zaman farkını ortaya koymuştur. Bunda da bize destek olan sponsorlarımıza çok teşekkür ediyorum. Son 2 sene de Ana Sponsorumuz Beylikdüzü Dolmabahçe Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Murat Muşlu’ya ve bizlere sponsor olan herkese çok teşekkür ediyoruz. Çünkü onların destekleri bizler için önemli. Sponsorlardan aldığımız desteği sahaya yansıtıyor ve bunun haklı gururunu yaşıyoruz.
İNCE ELEYİP SIK DOKUMALI
Türkiye’de altyapı sisteminin en büyük eksikleri nelerdir?
Bu konuda antrenörlerimizin açıklama yapması daha sağlıklı. Benim bakış açıma göre; eskiden futbol oynamış arkadaşlarımızın sahalarda daha çok görev alması taraftarıyım. Antrenör olurken belirli bir kriterlerin olması gerekir. Çocuğun ilk zamanlarda alacağı eğitim çok önemli. Doğru yerde doğru hocalarla çalışması lazım. Bunu şu örnekle açıklayabilirim: nasıl ki çocuğu ilk okula yazdırırken gidiyoruz okulunu araştırıyoruz. Öğretmenini araştırıyoruz. Hasta olduğu zaman doktorunu araştırıyoruz. Hep en iyisini araştırıyoruz. Ama futbol eğitimi çok daha uzun soluklu belki eğitimden fazla. Ama bu konuda araştırma yapmıyoruz. Örneğin; evimize en yakın yerde futbola başlayabiliyor. Spora başlaması önemli ama başkan olsun, kulüp olsun, antrenör olsun ince eleyip sık dokumalı.
RAKİBİ TEBRİK ETMEK LAZIM
Fair-play ve takım ruhu açısından çocuklara nasıl bir eğitim veriliyor?
Gözlemlediğim kadarıyla fair play kulübün başkanın yapısından başlıyor. Bu konuda da netim. Fair Play ruhunu ilk önce hocasından alıyor. Centilmenliği ailesinden alıyor. Futbolcu kardeşimiz sahneye çıkıyor ve aldığı eğitimi sahnede yansıtıyor. 4 binin üzerinde maç yaptık. Her zaman şu örneği veriyorum: Bana göre dünyanın en güzel ligi: İngiltere. Orda maç bitince herkes orta sahaya geliyor ve birbirini tebrik ediyor. Bu müthiş bir olay. Hocalar bunu oyuncularına söylerse etkili oluyor. Belki bu çocukların hepsi futbolcu olamayacak ama yetiştirilme tarzlarından dolayı iyi bir birey olacaklar. Bu da ülkemiz adına çok önemli. Bu yüzden eğitimci hocalarımıza ve ailelerimize çok büyük rol düşüyor. Kaybederken de karakter ortaya koymak lazım. Rakibi tebrik etmek lazım. Maç bittiği anda her şeyi sahada bırakmak lazım.