Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin gündemdeki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İstanbul Ceylan Otel’de gerçekleşen basın toplantısında hazır bulunan basın mensuplarına hitaben Tekin, “Bugün burada sizlerin sorularını cevaplayacağım” dedi. İlk soruyu soran Damga İmtiyaz Sahibi Mehmet Mert sordu. Mert, “CHP İstanbul’daki bu çift başlılık ne kadar devam edecek? Kamuoyundan bildiklerinizi esirgemeyin lütfen” diye sordu. “Kimseden bir şey sakladığımız yok, bizi buraya getiren mahkeme ve bir dosya, bu dosyada neler var gidin mahkeme orada bakın” diyen Tekin, “Ortada bir çift başlılık yok. Karar defteri bizde. CHP İstanbul İl Başkanlığı’nın tek karar defteri var. Hani derler ya; ‘Mühür kimdeyse Süleyman odur.’ Şu anda bizim derdimiz burada bu makamı işgal etmek değil. Zaman zaman hiç Cumhuriyet Halk Partili olmamış, hasbelkader sonradan Cumhuriyet Halk Partisi'ne dahil olmuş 42 yıldır Cumhuriyet Halk Partisi'nin bütün kademelerinde görev yapmış bizlere diyor ki, 'E gel seçime katıl' Ben hep seçimle geldim yeğenim. Sen yeni geldin babam. Hoş geldin, sefa geldin ama biz hep seçimle geldik” cevabını verdi.

Zamanı geldiğinde bakılır!
İkinci bir soru soran Mehmet Mert, “Madem Süleyman sizsiniz. O zaman CHP’nin İstanbul ilçe başkanları ile görüşüyor musunuz? Toplantılar yapıyor musunuz? Bu ilçe başkanlarını siz neden atamadınız?” dedi. Birçok ilçe başkanı ile görüştüğünü dile getiren Tekin ise “Ben daha önce 2007 – 2010 yılları arasında 3 buçuk yıl il başkanlığı yaptığımda da hiçbir ilçe başkanını ne atadım ne de görevden aldım. İlçe başkanı arkadaşlarım görevleri başındadır. Zamanı geldiğinde performanslarına göre bakılır parti genel merkezimiz değerlendirmelerde bulunur” dedi. Gürsel Tekin, il binasındaki bir koltuğa dışkı bırakıldığı iddialarıyla ilgili de açıklama yaptı. Tekin, “Söylenebilecek ne varsa dün söyledik. Şu anda soruşturma safhasında. Soruşturma bittikten sonra size daha detaylı bilgiler vereceğiz. Tabii, hem güvenlik kameraları var, aynı zamanda mobeseler var. Yani çok rahatlıkla giriş çıkış tabii tespit edilir. Çünkü ana kapıdan girilmemiş gördüğümüz tablo o, bizim daha çok yangın merdivenlerinin olduğu kapılarda girişler olmuş” ifadelerini kullandı.

Çok şükür dirençliyiz
Tekin, açıklamasının devamında, “Biz delege değiliz, oy kullanmamışız partimize yangın düşmüş biz bu yangını söndürmek için uğraşırken çaba sarf ederken parti sözde parti yöneticileri çıkacak ekranlarda bize, hayatında hiçbir yerde kullanamadıkları cümleleri bize kullanacaklar. Biz o zaman anladık ki evet ya biz bu mesele böyle sıradan bir delege meselesi olmaktan çıkmış, büyük bir suç ortaklığıyla karşı karşıya olduğumuzu gördük. Çok şükür dirençliyiz. Hiçbir arkadaşımız boyun eğmedi. Zaman zaman ben bütün bu baskılara rağmen sürekli barışçıl cümleler, çözümden yana cümleler kullanmama rağmen her iki arkadaşım benden daha radikal çıktı. Çok açık söylüyorum, ikisi de burada. Eleştirdiler, 'Başkanım çok yumuşak davranıyorsunuz' dediler. Yumuşak davranmamızın tek nedeni var, Cumhuriyet Halk Partisi'nin kurumsal kimliğini zedelememek için yumuşak davranıyoruz. Şunu beklerdim. Ortada bir dosya var; haklıdır haksızdır, hiç bilmiyoruz. Ne basın, ne medya ne de Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi dosyanın içeriğiyle hiç meşgul olmadı. İftiraysa hep beraber mücadele edelim. İçeriğinde birşey varsa Cumhuriyet Halk Partisi'nin kurumsal kimliğini tartıştırmamak adına kimler varsa o suç işlenmişse, suç unsurlarını işleyenler kimlerse partiyle ilişkisini keselim ki partimiz kamuoyunda tartışılmasın. Bu konuda maalesef bu çerçevede bütün arayışımıza rağmen bir uzlaşı yolu bulamadık. Önümüzdeki günlerde inşallah tertemiz Cumhuriyet Halk Partisi'ni Türkiye'nin gündemiyle meşgul olabilecek bir duruma getireceğiz” diye konuştu.
Suç duyurusunda bulunduk
“Ayın 2’sinden itibaren demirbaş, araç, gereç, ne varsa hepsini teslim almamız gerekiyordu. Hukuken zaten bizim sorumluluğumuzda. Çünkü aksi birşey olduğu zaman sorumluluk bizde” diyen Tekin, “Biz hiçbir zaman bir icra yolunu denemedik. Bunu doğru bulmadık. Çünkü iddiamız şuydu; 'Kardeşler arasında kavga yaratmak için gelmedik. Kavgayı sonlandırmak için geldik' dedik. Buna rağmen maalesef başaramadık ve bankalara yazı yazdık. Yazı yazdığımız bankalar adeta sanki telgraf niteliğinde 24 saat içerisinde hepsinin sonuçlarını aldık. Bir banka ısrarla 28 gün. Allah Allah kardeşim, yani burada herşey açık, net. Niye göndermiyorsunuz dediğimizde 'İşte hukuk işleriyle soruyorduk, ona soruyorduk' derken anladık ki bu sorun çıkarıyor ve biz yargı yoluna başvurduk. Bankayı mahkemeye verdik. Tabii, banka hakkında suç duyurusunda bulunduk. Önümüzdeki günlerde yargı kararını verecek” diye konuştu.
GENEL BAŞKAN POTANSİYEL CUMHURBAŞKANI ADAYIDIR
Gürsel Tekin, “Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanları doğal Cumhurbaşkanı adayıdır, kim olursa olsun makamda oturan bir insana 'Bu aday olur mu olmaz mı' demek bile çok ayıp birşeydir. Günü zamanı gelir kararını alır 'Ben olmak istemiyorum' der o başka birşey ama 'Genel başkan aday olur mu olmaz mı' tartışması doğru bir tartışma değildir. Genel başkan potansiyel Cumhurbaşkanı adayıdır. Ben Cumhuriyet Halk Partisi adayı kim olursa olsun desteklerim. İsim önemli değil, plaka olsun" dedi. Tekin konuşmasını, "Bugün Cumhuriyet Halk Partisi'nin kalesi neresidir biliyor musunuz. Tek kalesi Kırıkkale'dir yüzde 52 oy alıyor. Size şimdi Cumhuriyet Halk Partisi'nin kalesini sorsam hepiniz İzmir diyeceksiniz. İzmir'de yüzde 47, Kırıkkale'de yüzde 52 oy aldı. Kırıkkale neresi. AK Parti ve MHP'nin merkezi. Onun için bundan sonraki benim kalem, kişisel olarak bizim, kalesi Kırıkkale olacak” dedi.