UFUK ÇOBAN
Türkiye’nin en temel gündemlerinden biri olan Terörsüz Türkiye süreci, iş insanı Sait Üstündağ’ın öncülüğünde Esenyurt’ta düzenlenen toplantıda kapsamlı bir şekilde masaya yatırıldı. Esenyurt İl Dernekler Başkanı Yaşar Cızlak’ın ev sahipliğinde, Konak Cafe’de gerçekleşen programa siyaset, sivil toplum ve iş dünyasından önemli isimler katıldı. Toplantının açılış konuşmasında barışın yalnızca silahların susması değil, kalplerin yumuşaması, dillerin sevecenleşmesi ve gözlerin birbirine güvenle bakmasıyla mümkün olabileceği vurgulandı.
Zılgıt sesleri yükselsin
Sait Üstündağ, "Barış bir halkın umutla uyanması, bir annenin evladını korkusuzca koklayabilmesidir" dedi. Üstündağ, barış sürecinin yalnızca siyasi değil aynı zamanda vicdani bir mesele olduğuna dikkat çekerek, "Bu tür buluşmaları düzenlemeyi önemsiyorum çünkü barış hepimizin hakkı. Artık anneler ağlamasın, bacılar yas tutmasın, yaylalarda silah sesleri değil zılgıt sesleri yükselsin. Halaylar çekilsin, çocuklarımız geleceğe umutla baksın. Bu toplumun barışa, kardeşliğe, birliğe ve huzura ihtiyacı vardır. Gelin bu süreci hep birlikte sahiplenelim. Esenyurt'ta güçlü bir ses yükseltelim. Şimdi vakit barış ve kardeşlik vaktidir. Şu karşıki yaylada göç katar katar, bu süreç bize hasretle biter bu ayrılık değil barışla sonuçlanır" ifadelerini kullandı.
İnsanı bir sorumluluk
"Bu tür buluşmaları yılda birkaç kez yapmayı önemseyen biriyim" diyen Üstündağ, "Zira bölgemizde güncel gelişmeler, gerekse ülke gündeminde yer alan siyasi meseleler üzerinde fikir alışverişinde birlikte çözüm aramak için bu tür buluşmaların çok kıymetli olduğunas inanıyorum. Bugün ülkemizin gündeminde son derece önemli bir konu yer alıyor o da barış süreci. Tam 40 yıldır özlemini duyduğumuz ve hayalini kurduğumuz bir süreçten söz ediyoruz. Bu süreç sadece bir siyasi gelişme değil aynı zamanda vicdani ve insanı bir sorumluluktur. Bu haktan, komşuluktan ve birbirimizi tanımaktan geçer" mesajını verdi.
Sivil anayasa vurgusu
İstanbul Ağrı Dernek Başkanı ve Esenyurt Doğu-Güneydoğu Dernekler Başkanı Şerafettin Öztürk ise barış sürecinin çok aktörlü ve katılımcı bir zemine oturması gerektiğini vurguladı. Öztürk, "Eğer bu ülkede birlikte yaşayacaksak eşit yurttaşlık temelinde yeni bir sivil anayasaya ihtiyaç var. Bugün Kürt kardeşimi savunuyorsam, Türk kardeşim de beni savunmalı. Barış böyle inşa edilir" diye konuştu.
Artık umutluyuz
Programda söz alan birçok STK temsilcisi ve dernek başkanı da barış sürecinin sekteye uğramadan ilerlemesi gerektiğini belirtti. Esenyurt Minibüsçüler Kooperatifi Başkanı Yücel Tanış, "Bu ülke çok bedel ödedi. Geçmişte yol kazaları yaşandı ama artık umutluyuz. Tüm siyasi partiler elini taşın altına koymalı" derken, Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı Semih Makaracı da "Akan kanın durması için adım atılması gerekiyordu. Memnuniyetle karşılıyoruz" ifadedlerini kullanmdı.
Esenyurt Muhtarlar Derneği Başkanı Ahmet Kuzgun ise "En büyük sorun barışın olmamasıdır. Bu sürece herkesin katkı sunması gerekiyor" diye konuştu.
BARIŞ LÜTUF DEĞİL HAKTIR
Toplantıya katılan DEM Parti Esenyurt İlçe Başkanı Cesim Çiçek, barış sürecine toplumun her kesiminden sahip çıkılması gerektiğini belirtti. Çiçek, "Tepkiyle karşılaşmıyoruz çünkü halk barış istiyor. Barışı zorlamalıyız çünkü savaş hepimize zarar verir" dedi. Toplantı sonunda söz alan katılımcılar, ülkenin doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine tüm vatandaşların bu sürece sahip çıkması gerektiğini yineledi. “Barış bir lütuf değil, bir haktır” vurgusuyla tamamlanan etkinlik, umut dolu mesajlarla sona erdi.
BARIŞTAN YANAYIZ
Toplantının ev sahipliğini üstlenen Esenyurt İl Dernekler Başkanı Yaşar Cızlak da barış sürecini yalnızca bölgesel bir mesele olarak değil, tüm Türkiye’yi kapsayan bir toplumsal sorumluluk olarak gördüklerini ifade etti. Cızlak, “Geçen hafta Karadeniz’deydik. Samsun, Ordu, Giresun’da barışı anlattık. Doğulusu batılısı fark etmez, biz barıştan yanayız. Bu görevi sürdüreceğim" açıklamasında bulundu.
