Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Açık
25°
Ara
Damga Gündem Kalemimizi savunuyoruz

Kalemimizi savunuyoruz

24 Temmuz Sansüre Karşı Mücadele Gününde basın meslek örgütleri açıklamalar yaptı. Meslek örgütleri sansürün bugün de devam ettiğine dikkat çekti, “Sansüre karşı kalemimizi savunuyoruz” dedi

Okunma Süresi: 2 dk

Meşrutiyetin ilan edildiği 24 Temmuz 1908 tarihinde gazeteciler, gazetelerini sansür kuruluna göstermeme ve sansür memurlarını bürolarına almama kararı aldı. Söz konusu durumun yaşandığı tarih olan 24 Temmuz, 1948 yılında Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından "Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü" olarak ilan edildi. Türkiye Gazeteciler Sendikası sosyal medya hesabından "117 yıl önce sansür memurlarını matbaalardan kovduk. Bugün de aynı cesaretle kalemimizi savunuyor, sansürcülere boyun eğmiyoruz. Gazetecilik inadımızdan, halkın haber alma hakkından vazgeçmeyeceğiz" açıklaması yaptı. 

Sansüre karşıyız

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) o günden bugüne ne baskı ne sansür ne de gazetecilere dönük hak ihlallerinin son bulduğunu hatırlattı ve “Günümüzde sansür birçok şekliyle gazeteciliği tehdit etmeye devam ediyor. Sansür sadece bir haberin engellemesi olarak görmüyor, basın özgürlüğüne vurulan en büyük kettir” dedi. DFG “Bu nedenle bu günü bir bayram olarak görmüyor, bir mücadele günü olarak ele alıyoruz. Bu günün anlam ve önemine binaen bir kez daha herkesi sansüre karşı ortak mücadeleye çağırıyoruz” ifadelerine yer verdi.

Basın olmazsa olmaz

Türkiye Haber-İş Sendikası Genel Başkanı Veli Solak da yayımladığı mesajda, yüz yılı aşkın bir geçmişi olan 24 Temmuz’un sadece takvimde bir tarih değil; bir milletin gerçeğe ulaşma arzusunun, kalemle çizilen özgürlüğün ve sesini duyurma hakkının simgesi olduğunu söyledi. Solak, “Bu anlamlı günün yıldönümünde, Gazeteciler ve Basın Bayramı’nı yürekten kutluyorum. Basın, demokrasimizin taşıyıcı kolonudur. Yeri gelir halkın gözü olur, yeri gelir dili, kimi zaman da vicdanı... Kaleme alınan her haber, yalnızca bilgi değil; aynı zamanda bir sorumluluk, bir duruş, bir emektir. Hele ki bugünün dünyasında, bilginin hızla aktığı, gerçeğin kolayca çarpıtıldığı bir çağda doğruyu, tarafsızı ve güveniliri ayıklamak, başlı başına bir mücadeleye dönüşmüştür” dedi.

Ne olmuştu?

 

İstanbul’da çıkan gazeteler, Osmanlı Devleti'nde II. Meşrutiyet'in ilan edildiği 24 Temmuz 1908 günü sansür memurlarını içeri sokmama ve gazetelerini sansüre yollamadan basma kararı vermişti. Bu olayın yıldönümü, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin 1948 yılında aldığı kararla Basın Bayramı olarak ilan etmiştir. 1971'de "bayram" olmaktan çıkmış ve adı, "Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü" olarak değişmişti.


 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *