Doruk Bulut’u neden istemiyorlar? Çanta çimento fabrikasını oldu bittiye getiremezsiniz!

Silivri’de bu ara iki önemli gündem var. Çimento fabrikasına geleceğim ama önce CHP Silivri İlçe Kongresi öncesi yaşananlara bir bakalım. 
Geçtiğimiz yerel seçimlerde de görevde bulunan ve belediye başkanı Bora Balcıoğlu’nun yarışı kazanırken etkin rol oynadığı CHP İlçe Başkanı İbrahim Kömür... 
diye devam etmeyeceğim. İbrahim Kömür, Balcıoğlu’nun seçim kazanmasında etkin rol oynamamıştır. Seçim dönemi hem genel siyaset, hem bir önceki belediye başkanının durumu, İBB’de esen İmamoğlu rüzgârı, Balcıoğlu’nun yerli, genç ve ‘temiz aday’ olması ve çeşitli dinamikler rol almştır.
Fakat “Kömür sayesinde” diye başlayan tek bir cümle kuramayız. Acımasızca bir yaklaşım yapmıyorum. 
Gerçek şu ki; kendisi bir ilçe başkanının seçimde nasıl parti yönetmesi gerekiyorsa asgari olarak çalışmış, süreci  idare etmiştir. İlçe kongresiyle, seçilerek başkan olan Berker Esen’in görevi bırakmak zorunda kalırken “Gel bize, partiye ağabeylik yap” teklifiyle  göreve gelmiştir.
Kendisi de bu teklife hayır diyemeyip köşesinde dinlenmek yerine kabul etmiştir. (Bu yazdıklarım Kömür’ün bizzat kendi sözleri)  

Şimdi de aynı istekle yeniden ilçe başkanlığına aday olacağını bilsek amenna -ki Silivri CHP İlçe Örgütü’nün bir ağabeye ihtiyacı neden olsun? Niye yani? Sebep ne? Örgüt, Kömür’ün yada başka birinin ağabeylik yapmasıyla mı ayakta kalacak arkadaşlar? Saçma bir anlayış bu, neyse- 
bu aralar kendisine addedilen görev olan ağabeylik dışında, Balcıoğlu’nun devam eden başkanlık dönemi ve belki de bir sonraki yerel seçimler için mevcut belediye başkanının önüne çıkması muhtemel engelleri tek tek toplama görevi verilmiş gibi bir hava seziyorum. 
Yani iş ağabeylikten çıktı arkadaşlar. 
Hatta iş ayrıştırmaya kadar geldi. Vaziyet çirkinleşiyor.

***

Önceki gün CHP İlçe Başkanlığı kurumsal hesabından örgüt üyelerine Kömür imzasıyla bir kısa mesaj servis edildi.
Mesajda yazan cümle “…kırmızı listeye destek istemek amacıyla yapıldığı iddia edilen telefon aramaları gerçek dışıdır. Partimizin delege seçimlerinde oy kullanılacak oy pusulasının rengi beyazdır...” şeklindeydi. 
Aday olsa dahi, her adaya eşit davranması beklenen ilçe başkanı Kömür’ün “Doruk Bulut’a değil beyaz listeye oy vereceksiniz” mesajı örgüt tarafından hoş karşılanmadığı kadar Bulut’u daha da kamçıladığı ortada. 
Kaldı ki CHP seçmenine dayatarak, işaret ederek bir şey yaptıramazsınız. Ters teper. 
Hele Silivri’de?
Velhasıl, Kömür galiba Bulut’a ağabey olmamayı seçmiş. Halbuki Melih Yıldız’ın adaylıktan çekilmesi ile derin bir oh çekilmişti.
Yıldız tehlikesi geçerken daha büyük tehlike olan Doruk Bulut’un ilçe başkanlığı için adaylığını açıklaması Balcıoğlu için pek iç açıcı bir mesele değil. 
Yıldız’dan beklediğimiz ama Bulut’ta tam olarak karşılığını bulduğumuz cesur duruşu izliyoruz resmen.
Şimdi Silivri CHP için Pazar günü yapılacak Yeni Mahalle delege seçimleri var. Yeni Mahalle seçimleri kongre sonucunun rengini de belli edecek. Yarış neredeyse netleşecek.
Mevcut adaylar arasında İbrahim Kömür, Ersan Bekler ve Oktay Yüksel var. (Beyaz listeciler) Ersan Bekler ve Oktay Yüksel’in iyi birer partili olmaları ne yazık ki yarışta oy olarak kendilerine dönmez.Ve karşılarında kırmızı listeyle Doruk Bulut duruyor. 
Bulut’un karşısına Selimpaşa dolaylarından farklı bir aday çıkarmak nafile gibi görüyorum. 
Ve son söz... Kömür ve diğer ağabeyler yerinize oturup yaslanın arkanıza. 
Ağabeylik adı altında siyasi hesaplarınız pek tutmayacak gibi duruyor kanımca.

Silivri Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu’nun ilçe başkanlığı seçimlerinde etkin ve gizli rol oynamasının sebebini az çok tahmin ediyoruz ama şu çimento fabrikası ile ilgili hala halka neden tam bir rahatlık sağlayamıyor orasını pek çözemiyoruz. 
Çanta’da inşaatı devam eden çimento fabrikası için bölge ve çevre halkını arkasına alarak mücadeleye devam eden Silivri Çevre Derneği Başkanı Ali Korsan’ın gücü inşaatın durmasına kadar gider mi? İşin içinde amiyane tabirle gerçekten bir yamuk varsa gider. Benzer örneklerini çok yaşadık. Korsan ve beraberindekilerin yılmayışına ve çevre yararına iş bitiriciliğine kocaman bir alkış! 
Peki belediye cephesi? 
Geçtiğimiz günlerde gazetemize demeç veren ve “O fabrikada çevreyi kirletecek bir şey yaşansın önüne yatar oradan kalkmayız” diyen Balcıoğlu , fabrika için  “Çevre dostu” diyor başka bir şey demiyor.
CHP İlçe Başkanı İbrahim Kömür de aynı şekilde “Çevre dostu fabrika” diyor başka bir şey demiyor. 
Çanta halkı her gün “Bu topraklara bu fabrikayı reva görmeyin” diye haykırdıkça inşaat da aynı hızla yükselmeye devam ediyor. 
İnşaata kazma vuruluyor ama ruhsat tabelasında isim yok? Yüklenici firma kim? Projenin mimarı kim? Bu bilgiler neden saklanıyor?  Belediye neden firmaya gidip ceza kesmiyor? 
Neden bu ruhsat verilmeden önce çevrecilerle, bölge halkıyla, meclis üyeleri ile görüşülmedi? Ya da “Emir büyük yerden” düsturuyla tak diye neden ruhsat verildi? 
Verilmeseydi başınız mı ağrırdı? Kahraman olurdunuz gibi geliyor ya neyse…
Bakın, “Devlet kanalıyla, dayatmayla, zorla, direktifle oluyor elden ne gelir” mazlumluğu çok fena başınızı yakar.
Şimdi, Balcıoğlu olayın peşini bırakmayan Silivri Çevre Derneği ve Silivri  Demokrasi Platformu’nun da temsilcilerine bir sunum yapma sözü vermiş. 
Çünkü kimse ikna değil!
Tıpkı İkitelli Sanayi Kooperatifi’nde olduğu gibi… 
O toprakları korumak hepimizin boynunun borcu. 
Görev süreleriniz biter, hepiniz yaptıklarınızla anılırsınız. 
“Asla çevreyi kirletecek bir fabrika olmayacak.” Dediğiniz bu tesisten yarın öbür gün 
dumanlar, toz bulutları yükselirse çok açık konuşuyorum Silivrililer Balcıoğlu’nu duman eder. 
Zaten dumanların ardında herkesi iğreti edecek çok konu var o fabrikada! 
Demedi demeyin.