İstanbul’da yaz aylarında hissedilen sıcaklıklar, şehir merkezlerinde çevresine kıyasla daha yüksek değerlere ulaşıyor. Bu durum, “kentsel ısı adası etkisi” olarak adlandırılıyor. Özellikle yoğun yapılaşma, yeşil alan eksikliği ve ısıyı depolayan yüzey malzemeleri nedeniyle şehirlerde hava ve yüzey sıcaklıkları, kırsal alanlara göre 3 ila 5 derece daha yüksek olabiliyor. Son yıllarda artan sıcak hava dalgaları, hava kirliliği ve enerji tüketimi ile birleşen bu etki hem insan sağlığını hem de ekosistemi doğrudan etkiliyor. Kadıköy, İstanbul genelinde ilçeler arasında yapılan karşılaştırmada en yüksek ortalama yüzey sıcaklığına sahip 17. ilçe konumunda. WRI Türkiye Kentsel Hareketlilik Yöneticisi Cemil Oğuz ile kentsel ısı adasının sebeplerini, sonuçlarını ve alınması gereken önlemleri konuştuk. Oğuz’un verdiği bilgilere göre 1991–2020 yılları arasında Avrupa genelinde sıcaklıkla ilişkili ölümler (hem sıcak hem soğuk kaynaklı) yılda ortalama yaklaşık 407 bine ulaştı. Bunun 43 bin 700’ünün yalnızca sıcağa bağlı olduğu tespit edildi.
Ekosistemi etkiliyor
Kentsel ısı adası (KIA) etkisinin şehir merkezleri ve yoğun yapılaşmış bölgelerin, çevresindeki kırsal alanlara kıyasla daha yüksek hava ve yüzey sıcaklıklarına sahip olması durumu olduğunu söyleyen Cemil Oğuz, özellikle yaz aylarında belirginleşen bu etkinin hem şehir sakinlerinin yaşam konforunu hem de ekosistemi doğrudan etkilediğini belirtiyor.