Meydanda Emine Ocak'ın fotoğraflarının yer aldığı "Vazgeçmedin, vazgeçmeyeceğiz" pankartı ile bir kürsü kuruldu. Alanda Emine Anne'nin fotoğrafları ve kırmızı karanfiller taşındı. Yıllar boyunca adalet arayışına ev sahipliği yapan Galatasaray Meydanı, bu kez onu zılgıtlar ve alkışlarla karşıladı.
Emine Ocak'ın tabutu, üzerinde yıllarca başında taşıdığı eşarbıyla, kayıp yakınlarının omuzlarında meydana getirildi. Tabut karanfillerle süslendi; Ocak'ın tespihi, takıları ve kişisel eşyaları da tabutun etrafına yerleştirildi. Törene kayıp yakınlarının yanı sıra, Emine Ocak'ın birlikte mücadele yürüttüğü yol arkadaşları, oğlu Hasan Ocak'ın yoldaşları, milletvekilleri ve çok sayıda kurum temsilcisi katıldı.
Bu ülkenin vicdanıydı
Törende İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon üyesi Sebla Arcan bir konuşma yaptı. Arcan, Emine Ocak'ın hayatının 30 yıl önce Galatasaray Meydanı'nda ansızın değiştiğini vurgulayarak şunları söyledi: “Bugün burada hakikat ve adalet mücadelesinin simgesi Emine Ocak'ı hep birlikte uğurlamak için toplandık. Emine Ocak'ın hayatının akışı 30 yıl önce burada değişti. Yalnızca Hasan'ın annesi olarak geldiği Galatasaray'da, adaletsizliğe boyun eğmeyen, resmi tarihe meydan okuyan bir kahramana; herkesin Emine Annesi'ne dönüştü. Yaşadığı adaletsizlik, inkâr ve yok sayılma, kalbine düşen evlat ateşi onu yalnızca bir anne değil, bir direnişin sembolü haline getirdi. Emine Anne bu ülkenin vicdanıydı. Kaybedilenlerin, susturulmak istenenlerin, yok sayılanların sesiydi. Evladının ardından sadece gözyaşıyla değil, direnişle yürüyen bir anneydi. Emine Ocak'ın mücadelesi bize şunu öğretti: Bir anne sustuğunda tarih de susar. Ama bir anne zulme başkaldırdığında tarih en temiz sayfasını ona açar. Diğer kaybettiğimiz Cumartesi Anneleri gibi Emine Ocak da tarihin tertemiz sayfasında yerini aldı. Bugün son kez Galatasaray'da onunlayız. Bu meydan onunla yürüdü, onunla direndi. Emin olun ki hatırası bu taşlarda, bu meydanda sonsuza dek yaşayacak. Emine Ocak'ın huzurla uyuyabilmesi için yapmamız gereken bellidir: Mücadelesini sürdürmek. Onun Galatasaray'da başlattığı hikâyeyi tamamlamak. Güle güle Emine Annemiz. Sana sözümüz olsun: Kayıplar bulunana, failler yargılanana dek buradayız. Hep birlikte olacağız. Bu topraklara onurlu bir barış, hukuk ve adalet gelene kadar susmayacağız. Senin küpelerini, yüzüklerini, kolyelerini kuşanıp mücadeleni bıraktığın yerden sürdüreceğiz. Bütün evlatların adına.”