Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Sındırgı'da meydana gelen ve 1 kişinin öldüğü depremi değerlendirdi. “Balıkesir 'çok deprem olan il' demektir. Sındırgı ile 'çok kırıklı yer' demektir” diyen Ercan, “Sındırgıda son 1969 yılında M6,1'lik yıkıcı deprem olduktan sonra bir daha 56 yıl deprem görülmemiştir. Sındırgıda beklenen en büyük deprem budur. Bunun ardından daha büyük bir deprem gelmesini beklemiyorum. Balıkesir il merkezinin deprem çekincesi ise M6,5 olup en son gördüğü büyük deprem 1826'da M6,4'dür” ifadelerini kullandı.
Belediyeye eleştiri
2007'de çıkan deprem yönetmeliğine göre yapılan yapılarda yıkım olmadığını belirten Ercan, “4 göçen yapı, yönetmelik koşullarını sağlamayan belediyenin tarayıp, boşaltmadığı yapılardır. Türkiye'nin bugünki koşullarda depremleri ölümsüz, yıkımsız atlatması için en az aylığın 75 bin TL'den az olmaması gerekiyor. Oysa günümüzde en az aylık 24 bin, emekli aylığı ise 14 bin TL ise depremler için bireysel önlem alma olasılığı yoktur. Yapım maliyetleri ise metrekarede bin TL'den 30 bin TL'ye çıkmış olması, üstlenicilerin katılım payı istemlerine neden olmaktadır. Tek çare sağlam yerlerde sağlam yapı yapmaktır. Bunun için de ülke ekonomisinin güçlü olamsı, bireysel geçim sıkıntısı çekilmemesi gerekir. Yoksa bu ülke her depremden sonra ağıt yakmayı gelenekselleştirecektir” eleştirisinde bulundu.