Kadın Dayanışma Komiteleri, Şişli'de eski kocası ve beraberindeki iki erkek tarafından kaçırılmaya çalışılan, arabaya binmemek için direndiği sırada tabancayla vurularak katledilen 34 yaşındaki Bahar Aksu için toplandı. KDK tarafından yapılan çağrı üzerine Şişli Camii önünde bir araya gelen kadınlar “Kadınlar ayağa bu düzeni yıkmaya”, “Düzeniniz batsın kadınlar yaşasın”, “Kadınlar birleşecek bu düzen yıkılacak”, “Kadınlar direnir, bu düzen değişir”, “Karanlığa karşı omuz omuza”, “Eşitlik için mücadeleye” şeklinde slogan attı. “Düzeniniz batsın kadınlar yaşasın” yazılı pankartın açıldığı eylemde KDK adına yapılan açıklamada “Kadınlar olarak öfkeliyiz ancak zorbalar sevinmesin, asla umutsuz değiliz" denildi.
Başka çaremiz yok
KDK adına konuşan Nurhak Şenol “Çok üzgünüz ve öfkeliyiz. Şişli'de Bahar Aksu, boşandığı kişi tarafından bir araca bindirilerek kaçırılmak istendi. Kaçırılmaya direnen kadına defalarca ateş edildi. Bahar hayatını kaybetti. Bu düzen bir kadını daha aramızdan aldı” dedi. Şenol, “Bu çürümüş düzen en çok da kadınların üzerine çöküyor. Bu ülkede her gün daha zor bir güne uyanıyoruz. Bitmek bilmeyen sömürü, yoksulluk, eşitsizlik ve şiddetle karşı karşıya, bizi çepeçevre saran bir karanlıkta yaşam mücadelesi veriyoruz. Canımız yanıyor, artık sesimizi hiç olmadığı kadar yükseltmek zorundayız. Başka çaremiz yok” diye konuştu.
Yoksulluk artıyor
Kadına yönelik şiddetin her geçen gün artmaya devam ettiğini kaydeden Şenol, “Çünkü sömürü derinleşiyor, yoksulluk artıyor” dedi. Suçluyu üç beş kişi olarak gösterenlere, onları aklayanlara, kadınların gerçek failleri görmesini engellemeye çalışanlara pabuç bırakamayacaklarını dile getiren Şenol, “Kadınların yaşam hakkı ellerinden alınırken, çocuklar hayattan koparılırken hâlâ verdiği ‘yardımları’ reklam edenlere, çocuk yaşta evliliğe, istismara, kadının toplumsal hayattan koparılmasına yol açan gerici düzene ve toplumsal hayatı ele geçiren tarikatlara, kaç çocuk doğuracağımıza, nasıl doğum yapacağımıza, ne giyeceğimize, saat kaça kadar dışarda olacağımıza karar verme cüreti gösteren siyasi iktidara, orada ne işi vardı, çocuğun rızası vardı, eşini suça teşvik etti bahaneleriyle faillere ceza indirimlerini normalleştiren hukuki düzene, eşit işe eşit ücret vermeyen, kadını iş hayatına 1-0 mağlup başlatan, hele de kadının çocuğu varsa bunu daha fazla sömürme aracı olarak gören, hakkımızı gasp eden, mobbinge maruz bırakan, kanımızı emerek büyüyen patronlara, holdinglere karşı, yutkunmuyoruz, haykırıyoruz” ifadelerini kullandı.
Tek bir çıkış yolu var
Kadınlar olarak öfkeli olduklarını söyleyen Şenol “Ancak zorbalar sevinmesin, asla umutsuz değiliz. Evet, canımız yanıyor ama patronlar sakın ola umutlanmasın, onların beklediği gibi diz çökecek, boyun eğecek değiliz. Kadınları güçsüz ve zayıf gören, ‘istediğimizi yaparız nasılsa sesleri çıkmaz’ diye düşünenlere sesleniyoruz, hepinizden hesap soracağız. Hayatımızı çalan bu karanlık, katil düzeni yıkalım ki tek bir kadın daha ölmesin. Arkama değil önüme bakmak istiyorum, güvenli bir ülkede, güvenli sokaklarda yaşamak istiyorum diyorsan, şiddetin, sömürünün, kadın cinayetlerinin hesabı sorulsun istiyorsan, tarikat ve aşiret düzeni, patronların kan emiciliği son bulsun, laik, eşit ve özgür bir ülkede yaşayalım diyorsan, ne giyeceğime, saat kaçta dışarda olacağıma, nasıl doğuracağıma kendim karar veririm diyorsan, tek çıkış yolu var. Birlikte mücadele etmek ve bu düzenden hesap sormak zorundayız” çağrısında bulundu.